DHA’da yer alan habere göre Eskişehir’in Sivrihisar ilçesindeki Ulu Camii’nin 2014 yılındaki restorasyonu sırasında bahçedeki kazıda mermer sanduka bulundu. O dönem yapılan incelemelerde Nasreddin Hoca’nın oğluna ait olduğu sanılan yaklaşık 1 ton ağırlığındaki mermer sandukanın Nasreddin Hoca’nın mezarına ait olduğu tespit edildi.
Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Mahur Tulum, mermer sanduka üzerinde yaptığı filolojik araştırmaları sonucu taş lahit olarak bilinen mermerin 1284 yılında Eskişehir’in Sivrihisar ilçesinde hayatını kaybeden halk filozofu Nasrettin Hoca’ya ait olduğunu ve üzerinde kendisi ile babası Şemseddin isimlerinin bulunduğunu belirledi.
İnceleme ve araştırmaların ardından Nasreddin Hoca’nın mezarına ait olduğu tespit edilen 738 yıllık, 147 santim genişliğinde ve yaklaşık 1 ton ağırlığındaki mermer sanduka, 10 kişilik bir ekiple Sivrihisar Belediye Başkanlığı’na getirildi.
“ELİMİZDEKİ TAŞ 738 YILLIK”
Mermer sandukanın üzerinde, Selçuklu döneminde kullanılan Arapça yazı stiliyle Nasreddin ve babası Şemseddin isimlerinin yazılı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Mehmet Mahur Tulum, şöyle konuştu:
“Selçuki tarzda yontulmuş bir taş lahit ile karşı karşıyayız. Nasreddin Hoca’nın ölüm tarihinin 1284 olduğunu bildiğimize göre, elimizdeki taş 738 yıllık bir taş. Bu taşın üzerinde yaptığımız filolojik araştırmalar neticesinde bu taşın Nasreddin Hocamıza ait olduğunu tespit etmiş bulunuyoruz. Selçuki tarzdaki taşlarda kullanılan lisan Arapça’dır. Taşın üzerinde bir yüzünde şu yazmaktadır; ‘Sahib-ül hazel kabrü el muhtaç ila rahmetillah’. Diğer yüzünde ise, ‘Nasrüddin hace nusrat ibn-i Şemsüddin baba’ yazmaktadır. Bu taş aynı zamanda Nasreddin Hoca’nın babasının ismini de bize veriyor. Şemseddin baba olduğunu bu taş dolayısı ile anlamış bulunuyoruz. Tabii bu sonuca varırken bize en çok yardımı olan da Nasreddin Hoca’nın kızının mezar şahidesiydi. Mezar şahidesinde yazılan bilgilerle bu taştaki bilgiler birbirini teyit etmektedir. Sonuç olarak biz bu ailenin kesin olarak Sivrihisar’a ait olduğuna bu filolojik mukayese usulü ile ulaşmış bulunuyoruz”
MEZAR TAŞI SANDUKA BELEDİYEDE SERGİLENECEK
Sivrihisar Belediye Başkanı Hamid Yüzügüllü de mezar taşı üzerindeki yazıları okuması ile beraber Nasreddin Hoca’nın sandukası olan mezar taşını ilk defa ortaya çıkarıldığını söyledi.
Yüzügüllü, “Nasreddin Hoca’nın bu mezar taşı sandukası, Ulu Cami restorasyonu sırasında Ulu Cami kütüphane arşivinde bulunmuş ve bu taş sandukayı hocamızın okuması ile beraber Nasreddin Hoca ile alakası olduğu kanıtlanmış. Bu mezar taşı sandukayı da belediyemizin içerisinde güzel bir köşede tüm ziyaretçilerimize sergileyeceğiz” dedi.
Nasreddin Hoca’ya ait mezar sandukanın belediye girişinde özel olarak sergileneceğini ifade eden Yüzügüllü, tüm ziyaretlerin de mermeri görerek hakkında bilgi alabileceğini de belirtti.
UNESCO LİSTESİNE ALINDI
Nasreddin Hoca’nın fıkralarını anlatma geleneği, Fas’ta gerçekleştirilen UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Hükümetlerarası 17’nci Komite Toplantısı’nda, UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne alındı.
Sivrihisar Belediye Başkanı Hamid Yüzügüllü, Nasreddin Hoca’nın dünyada tanınan bir kişilik olduğunu belirerek şunları söyledi:
“Ayrıca Nasreddin Hoca’nın fıkra anlatım geleneğinin de UNESCO tarafından tescillenmesini ve UNESCO Miras Listesine girmesini de bugün burada sizlerle paylaşıyoruz. Nasreddin Hoca’nın anlatı ve söylemlerinin geleceğe aktarılması için de çok büyük bir gelişme oldu. Nasreddin Hoca’yı dünya zaten tanıyıp biliyordu. UNESCO sayesinde de tüm dünya ile paylaşmış ve tescillemiş olduk. UNESCO’nun miras listesine Nasreddin Hoca’nın da girmesi ile artık Sivrihisarımız ulusal bir kimliğe sahip olmuştur. Gelecek tüm ziyaretçilerimiz için de sandukamızı burada sergilemiş olacağız.