Organize suç örgütü kurduğu gerekçesiyle hakkında yakalama kararı bulunan ve şu an Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) yaşayan Sedat Peker’in ileri sürdüğü iddialar gündemdeki yerini koruyor.
Peker, geçtiğimiz haftalarda eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’ın Azerbaycanlı gazeteciye verdiği bir röportaj nedeniyle ifşalarında yeni sayfalar açmıştı.
Bunlardan biri; uyuşturucu kaçakçısı Orhan Adıbelli’nin 4 Ağustos 2020’de Kayseri’deki şirketinin bahçesinde öldürülmesiydi.
Peker bu cinayet sürecinde Mehmet Ağar ve oğlu Tolga Ağar’ın rolü olduğunu iddia ediyor. Azmettiricinin Tolga Ağar’ın ortağı, uyuşturucu kaçakçısı Murat Boyracı olduğunu ve cinayetin karanlıkta bırakıldığını öne sürüyor.
Birgün gazetesi yazarı Timur Soykan, “Maalesef ‘Yeni Türkiye’de siyasetin emrine girmiş yargı, hakikati ortaya çıkarmak için çalışmıyor. Yani biz gazetecilerin belgelerine ulaşabileceği soruşturmalar yapılmıyor” ifadesini kullandığı yazısında şunları kaydetti:
‘CEVAT BOZDAĞ İLE ORHAN ADIBELLİ’Yİ YAKINDAN TANIYAN KİŞİLERLE KONUŞTUM’
Cevat Bozdağ ile Orhan Adıbelli’yi yakından tanıyan kişilerle konuştum. Onların iddiasına göre; iki uyuşturucu baronu, Orhan Adıbelli Türkiye’ye yerleştikten sonra zehir ağlarını Türkiye’ye doğru genişletti. Sedat Peker’in gündeme getirdiği Murat Boyracı’nın da onlarla çalıştığını öne sürüyorlar. İddiaya göre; özellikle Ambarlı, Dilovası ve Mersin limanları üzerinden büyük sevkıyatlar yapıyorlardı. Kokainin Avrupa’dan çok daha pahalı olduğu Türkiye ve Ortadoğu pazarından büyük paralar kazandılar.
Ve çok çarpıcı, cinayet tarihlerine bakıldığında oldukça tutarlı görünen iddia:
Kolombiya’da yakalanan 4.9 ton kokainin organizatörleri de onlardı.
Elbette sadece onların işi değildi. ‘Mutfak’ denilen Kolombiya’daki kokain laboratuvarlarının sahibi uyuşturucu baronları malın yakalanmasına çok öfkelenmişti.
‘MEHMET AĞAR, ADIBELLİ’Yİ BİR SÜRE KORUMASI ALTINA ALDI’
4.9 ton kokain yakalandıktan bir süre sonra İstanbul’da taraflar bir araya geldi. Amaç yüzlerce milyon dolarlık kaybın sorumlularını bulup parayı onlardan tahsil etmekti. Buna, yeraltı dünyasının jargonunda ‘masa kurmak’ ya da ‘cemaati toplamak’ deniliyor. O masada Cevat Bozdağ, Orhan Adıbelli, Murat Boyracı’nın yanı sıra arabulucu olarak bazı mafya gruplarının temsilcileri vardı. Bazı kaynaklar Mehmet Ağar’ın masada olduğunu iddia ederken bazıları Mehmet Ağar’ın orada olmadığını ama Orhan Adıbelli’yi bir süre koruması altına aldığını öne sürüyor.
İddiaya göre; o masada Orhan Adıbelli ile Cevat Bozdağ kavga etti ve 50 milyon avroluk alacak-verecek konusunda anlaşamadılar. Murat Boyracı, Cevat Bozdağ’a yakındı.
‘SORUŞTURMA, ANTEP’TEKİ BİR SUÇ ÖRGÜTÜYLE SINIRLI BIRAKILDI’
Bundan sonrası herkesin elinin tetikte ve namlunun ucunda olduğu bir süreçti. Cevat Bozdağ cinayetiyle ilgili biri Türk, diğeri Güney Amerika ülkesi Surinam uyruklu iki kişi yakalandı ama konuşmadılar.
Orhan Adıbelli’nin tetikçisi ise cinayet için 2 milyon avroya anlaştıklarını anlattı. Kendisini azmettiren kişinin Sadık Onur Mert olduğunu anlatıp ‘Eğer yakalanırsam Cevdet Bozdağ’ın adını vermemi bana söylediler’ dedi. Soruşturma Antep’teki bir suç örgütüyle sınırlı bırakıldı. Sedat Peker’in iddiasına göre cinayeti Murat Boyracı azmettirdi.
Sonuçta 4.9 ton kokain ile birlikte iki baron cinayeti şimdilik karanlık perdeler ardında. Umarım bir gün gerçek soruşturmalarla bu iddiaların doğru olup olmadığını öğreneceğiz.