Prof. Dr. Ahmet Akçay ve Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Akkurt, bahar alerjisi belirtilerinin koronavirüs belirtileriyle karıştırılıp endişeye sebep olduğuna dikkat çekerek uyarılarda bulunuyor. Bahar alerjisi olanlar ile koronavirüs testi pozitif çıkan kişilerin gösterdiği belirtilerin birbirinden farklı olduğuna dikkat çeken Akçay, “Bahar alerjisi olan birinde peş peşe hapşırma ve burun kaşınması ön planda olmakta. Küçük çocuklarda yüksek ateş daha az olması nedeniyle alerjik nezle ile koronavirüs birbirine daha çok karışmakta. Ancak, çocuklarda da peş peşe hapşırma ve burun kaşınması ön plandaysa akla alerji getirilmeli.” diye konuştu.
BirGün’den Dilara Akçay’ın haberine göre, Prof. Dr. Akçay, koronavirüsün alerjisi olan kişilere daha kolay buluşabileceğini şu sözlerle anlatıyor:
Cep telefonu, kapı kolu, merdiven korkuluğu gibi birçok yerde olabilen koronavirüse temas eden alerjik biri; elini daha sık gözüne ve burnuna götürecek. Bunun sonucu olarak da koronavirüs hastalığına yakalanma riski daha fazla olacak. Aynı zamanda koronavirüs taşıyan birisi de, sık hapşırma ve fazla burun akıntısı olması nedeniyle de etrafa daha fazla virüs bulaştıracak. Sonuç olarak koronavirüs, alerjisi olanlara daha kolay bulaşabilir ve alerjisi olan hastalar etrafına da daha fazla bulaştırabilir. Bu nedenle de; bahar alerjisi olan kişilerin dış ortamda bulunmaması, ellerini daha sık yıkaması, mümkünse burun ve gözünü elinin dış kısmı ile silmesi çok faydalı olacak.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Akkurt ise alerjik bünyeli kişilerin aşıya duyarlılıklarının daha fazla olduğuna dikkat çekerek “Dış ve iç uyaranlara karşı bir ani yanıt oluşturma potansiyeli olan alerjik bünyeli kişilerde diğer kişilere göre aşıya duyarlılık daha fazla. Çünkü dışardan bir madde giriyor. Alerjik zemini olanların toplumda yaygın olarak yapılan Sinovac aşısına karşı bir nebze ama BioNTech aşısına karşı daha fazla duyarlılıkları olabilir.” diyor. Akkurt şöyle devam ediyor:
Alerjiye yatkınlıkları ya da alerjisi olanlar aşı olmadan önce muhakkak bunu sağlık görevlilerine belirtmeli. Özellikle en ciddi alerjik reaksiyon olan anafilaksi ölümle sonuçlanabilir, kişinin aniden kalp ve solunum durmasına yol açacağı için acil müdahalenin yapılacağı merkezler seçilmeli. O nedenle bu gibi durumlarda aşının aile sağlığı merkezlerinde değil hastanelerde yapılması gerekiyor. Acil servis hizmetinin sunulabileceği, tam donanımlı hastanelerin tercih edilmeli.