İnsanlarda, hayvanlardan farklı olarak saçın amacı ve işlevi tartışmalı. Ancak saç, estetik bir araç ve sözsüz bir iletişim aracıdır. Saçımızın şekli ve rengi fiziksel görünümümüzü değiştirebilir ve vücut imajımızı etkileyebilir. Saç renkleri siyah, kahverengi, kızıl ya da sarı gibi farklı renklerde olsa da zamanla, yavaş yavaş griye sonra da beyaza döner.
Habertürk’te yer alan habere göre, Dermatolog Doç. Dr. Shilpi Khetarpal, “Saç beyazlaması, özellikle erken ortaya çıkarsa kişinin özgüvenini etkileyebilecek yaşlılık belirtisi olarak algılanır” dedi.
Khetarpal, “Saç köklerinde, saça rengini veren melanin adlı bir pigment üreten melanosit kök hücreleri bulunur. Melanositler, belirli bir süre melanin yapmaya devam ederler. İki tür melanin vardır: eumelanin ve feomelanin. Saç rengindeki çeşitlilik, siyah-kahverengi eumelanin ve kırmızı-kahverengi feomelaninin miktar ve oranından kaynaklanır. Belirli bir reseptördeki (melanokortin-1 veya MC1R) bir mutasyon ise kızıl saça yol açar. Yaşlandıkça, melanin üreten hücreler, apoptoz veya programlanmış hücre ölümü adı verilen bir fenomenden geçerek saçın gri veya beyaza dönmesine neden olur” diye konuştu.
Khetarpal, yaş dışında da saç renginde değişiklik olabileceğini vurgulayarak, şunları söyledi: “Bir kişinin saçının ne zaman renk değiştirmeye başlayacağını başka faktörler de belirleyebilir. Birincisi genetiktir – eğer ebeveynlerinizin saçı erken yaşta beyazlamaya başladıysa, sizin de saçlarınızın erken beyazlama ihtimali vardır. Etnik kökenin de bunda rolü vardır. Beyaz ırkta Afrikalı Amerikalılara kıyasla beyazlama daha erken ortaya çıkıyor. Bir araştırma, ortalama saç beyazlama yaşının Afrikalı Amerikalılarda 44 iken, Kafkasyalılarda 34 olduğunu gösterdi.
Diğer bir sebep ise strestir. Kronik stresin vücut üzerinde birçok etkisi olabilir ve saç da bir istisna değildir. 2013 yılında yapılan bir araştırma, farelerde stres ve saçın beyazlaması arasında bir ilişki olduğunu gösterdi. Teori, melanositlerin stres altında tükendiğidir. Genetik, grileşmede daha büyük bir faktör gibi görünse de, stres buna katkıda bulunabilir” diye konuştu.
İyi bir diyetin, stresin saç üzerindeki bazı olumsuz etkilerini tersine çevirebileceğini vurgulayan Khetarpal, “Balık, zeytinyağı, taze meyve ve sebzeler gibi antioksidan kaynakları yüksek bir diyet oksidatif stresi azaltabilir. Beyazlaşmaya neden olduğu bilinen diğer faktörler arasında sigara ve beslenme eksiklikleri (D vitamini, B12 veya ferritin gibi) bulunur. Bu durumlarda, eksikliğin düzeltilmesinin saça pigment veya rengin bir kısmını geri kazandırdığı gösterilmiştir. Saçları sağlıklı tutmak için protein açısından zengin, bol miktarda meyve ve sebze içeren dengeli bir diyet yapın; ve egzersiz veya meditasyonla stresi azaltın” dedi.