CHP Sözcüsü Faik Öztrak, kameralar karşısına geçerek gündeme dair açıklamalarda bulundu. Öztrak, sözlerine Sivas Katliamı’nda hayatını kaybeden 35 aydını anarak başlarken, sözlerinin devamında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasının üzerinden 2 yıl geçtiğini hatırlattı.
Öztrak, “Türkiye’nin sözleşmeden çıktığı 1 Temmuz 2021’den bu yılın Haziran ayına kadar geçen sürede ülkemizde toplam 610 kadın, cinayete kurban gitti. Ayrıca yüzlerce kadın şüpheli şekilde öldü.” İfadelerini kullandı.
Fransa’da 17 yaşındaki gencin polis kurşunuyla hayatını kaybetmesiyle başlayan protestolara da değinen Öztrak, “Saray Hükümetinin, Avrupa’nın açık hava sığınmacı kampı haline getirdiği ülkemizde, Fransa’da yaşanan olayların çok dikkatli takip edilmesi lazım. Ülkemize kontrolsüz şekilde alınan ve yurdumuzun dört yanına dağılan sığınmacı ve kaçakların, yarattığı risklerin, üstünün ensar söylemleriyle, Avrupa’dan para gelecek masallarıyla örtülmemesi, çok iyi tahlil edilmesi, yönetilmesi ve en kısa sürede Suriye ve diğer ülkelerden, kontrolsüz şekilde gelenlerin evlerine gönderilmesi şart” diyerek sözlerine şöyle devam etti:
“Artık sığınmacılar ve kaçaklarla ilgili, bir eylem planını hızla uygulamak gerekiyor. Türkiye bu yükü daha fazla kaldıramaz. Kendi vatandaşlarının hakkı olan refahı, başka ülkelerden gelen insanlara vermeye zorlanamaz. Sığınmacıların ülkelerine dönüşü için, bölge ülkeleriyle diplomatik temasa geçilmesi takvimi belli bir dönüş planının belirlenmesi, bu meselenin çözümü için gereklidir.”
Öztrak konuşmasının devamında enflasyon verilerini açıklamayı reddeden TÜİK’e de tepki gösterdi. Öztrak, şunları söyledi:
Normalde bugün TÜİK’in Haziran ayı enflasyonunu açıklaması bekleniyordu. Ama bu açıklama Çarşamba gününe kaldı. İTO fiyatları bayram seyran demeden açıkladı.
Bağımsız araştırmacıların oluşturduğu EN-AG da Haziran enflasyonunu açıkladı.
Bir tek TÜİK, bir ay önceden, “Bayram Tatili nedeniyle işyerlerinden fiyat toplayamam” diyerek, Haziran ayı fiyatlarının açıklanmasını iki gün erteledi.
Ama Haziran ayı enflasyonu çok önemli. İlk 6 aylık enflasyon belli olduğunda, memurun maaşına, emeklinin aylığına, kamu işçisinin ücretine, enflasyonun telafisi için yapılacak artış da belli olacak.
TÜİK’in ağır makyajlı rakamları zaten gerçek enflasyonu yansıtmıyor. Bir de bu fiyatların açıklanmasının bayram bahanesiyle ertelenmesi, çalışanların ve emeklilerin maaşlarının bir kere daha gasp edileceği endişesini artırıyor.
Hükümet altı ay boyunca, çalışanları, emeklileri enflasyona ezdirdi. Şimdi Temmuz ayında yapacağı artışla, güya enflasyonu telafi edecek. Ama vatandaşın geçmiş 6 ay boyunca yaşadığı kayıp üzerinde kalacak.
Diğer yandan, enflasyonun yüzde 40’ların üstünde olduğu bir dönemde, maaş, aylık ve ücretlerin sadece enflasyon telafisi olacak şekilde artırılması önümüzdeki 6 ayda vatandaşlarımızın enflasyona ezdirileceği anlamına gelir.
Bu nedenle Temmuz’da yapılacak artışta yılın ikinci altı ayında beklenen enflasyon da dikkate alınmalıdır.
Tabii bu arada seçim öncesinde Erdoğan’ın, yine Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun zoruyla, en düşük memur maaşının 22 bin lira olacağı vaadini de tutup tutmayacağını takip ediyoruz.
Hükümet seçim öncesinde en düşük emekli aylığını 7 bin 500 liraya çıkarırken, bunu emekli kök aylığına zam şeklinde yapmamış, en düşük maaşı 7 bin 500 liraya çıkarırken, aradaki farkı Hazine’den vermişti.
Örneğin 5 bin 500 lira alan bir emeklinin maaşı 7 bin 500 liraya çıkarken, 7 bin 501 lira alan bir emeklinin aylığı yerinde saymıştı. Böylece, daha çok prim ödeyen ile daha az prim ödeyen arasında fark kalmamıştı.
Hükümet büyük bir adaletsizliğe neden olmuştu. Bu adaletsizliğin düzeltileceğine dair verilen. Kademeli artış sözlerinin de takipçisi olacağız.
“TANJU BEY YÜRÜMEKLE VAKİT HARCAYACAĞINA BOLU’NUN SORUNLARINI ÇÖZSÜN”
CHP Sözcüsü Öztrak, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın, bugün başlattığı ‘Adalet ve Değişim Yürüyüşü’ne ilişkin şunları söyledi:
“Belediye Başkanları öncelikle kendi illerinin, ilçelerinin sorunlarını çözmeli, hemşerilerine en iyi hizmeti vermeye çalışmalı. Tanju Özcan, vereceği hizmetlerde hükümet engel çıkardığı için yürüseydi başımızın üstünde yeri vardı. Kendisinin iddiaları akıl işi değildir. Ama bilinen bir söz vardır, ‘yollar yürümekle aşınmaz, ateş olsa da cürmü kadar yer yakar.’ Bolu’nun dünya kadar sorunu var, Tanju bey yürümekle vakit harcayacağına Bolu’nun sorunlarını çözsün.’
“MERDAN YANARDAĞ SERBEST BIRAKILMALIDIR”
İşte Genel Başkanımıza yönelik fezleke tehditleri, işte sosyal medyadaki sürek avları işte RTÜK’ün muhalif televizyonlara kestiği intikam cezaları ve işte en son gazeteci Merdan Yanardağ’ın bir programda söylediği sözlerden orası burası kesilerek, montajlanarak hazırlanan bir video gerekçe gösterilerek tutuklanması. Merdan Yanardağ o programlarda, AK Parti’nin Diyarbakır milletvekilinin sözlerini de anımsatarak, hükümetin neyi, neden yaptığını hatırlatıyor. Sarayın yeni bir çözüm süreci başlatma ve terörist başını salıverme niyetinden bahsediyor. Tezgahın açığa çıktığını gören, saray mahfilleri de hemen kampanya başlatıp, gazeteci Merdan Yanardağı içeri attırıyor. Ahlak pusulası fırıldak olmuş saray hükümetinin yalanlarla, trol ordularıyla algı yönetme taktiği anlaşılan yerel seçimlere kadar da tüm hızıyla devam edecek. Biz, ‘Seçim süreci mayıs ayında sona ermedi. 8 ay sonra yapılacak belediye seçimlerine kadar sürecek’ derken bunu boşa söylemiyoruz. Ama ülkenin geleceği için sorumluluk alan gazeteciler, bu baskılara pabuç bırakmaz. Ülkemiz adına utanç verici bu yanlıştan derhal dönülmelidir. Merdan Yanardağ serbest bırakılmalıdır.