TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan, bir grup basın mensubuyla buluştuğu kahvaltıda, TKP’nin önümüzdeki dönem politikalarını anlattı. Okuyan, komünistlerle cumhuriyetçiler arasında ittifak kurmaya çalışacaklarını anlattı. Okuyan, CHP ve HDP gölgesindeki sol ile de mesafelerini açacaklarını söyledi.
Cumhuriyet’ten Barış Terkoğlu’nun haberine göre konuşmasının başlangıcında seçim değerlendirmesi yapan Okuyan, söze “Türkiye toplumunu bir daha kimse sahte çözümlerle oyalayamaz” diye başladı. “Erdoğan’ın kaybetmesi belki Türkiye’yi rahatlatacaktı. Ancak Türkiye kaotik bir sürece girecekti. Ne Türkiye ne TKP bu sürece hazır değildi” ifadelerini kullanan Okuyan şunu söyledi:
“Türkiye toplumunun bununla yüzleşmesi, gerçek bir mücadeleden kaçıldığı sürece sonucun bu olacağını görmesi gerekiyordu. Haliyle yandık bittik diye okumuyoruz.”
Seçim öncesi beklentilerin bir yanılsama yarattığını anlatan Okuyan, “büyük sermayenin yönlendirmesi ve hassas bir uluslararası denklem vardı, baktığımız zaman burada AKP’nin gitmesini isteyen bir ağırlık yoktu” dedi.
“ORTADA MUHALEFET YOK”
Muhalefetin yaşadığı krizi yorumlayan Okuyan, şu tespitleri yaptı:
“Türkiye siyaseti öyle bir noktaya getirildi ki AKP’ye karşı direnç yok edildi. Sağlıklı direnç laik, bağımsızlıkçı, Cumhuriyetçi, emek yanlısı bir direnç olurdu. Bu tamamen ortadan kaldırıldı. Sağa sağ tarafından muhalefet edildiği, AKP’yi yeterince Amerikancı bulmadığı için eleştiren bir muhalefet geliştirildi. Şimdi maalesef AKP dönemi istikrarı yaşanacak. Ekonomik krize rağmen bu olacak. Çünkü ortada bir muhalefet yok.”
Önümüzdeki dönem için “AKP’ye karşı gerçek bir muhalefeti yaratmak için zaman kazandık” diyen Okuyan, “Türkiye solu, CHP ve HDP engelini aşmadan gerçek bir sol muhalefet yaratamaz. Bunu açıkça söyledik. İki parti de seçim sonrası krize girdi. Bu açıdan da seçim sonucundan karamsar değiliz” ifadelerini kullandı.
TKP’nin aldığı oy oranını da yorumlayan Okuyan, şunları söyledi:
“TKP, 64 bin oy aldı. Herkes bunun TKP’nin gerçek ölçümü olmadığını biliyor. TKP’nin aldığı istatistik değer taşıyan oyun etkisi bizde bir gün sürdü. Kimse de bize düşük oy aldınız diyemedi. Aksine TKP’nin aldığı düşük oy, herkesin hayal kırıklığının olduğu dönemde bizim için korunma alanı oluşturdu. 64 bin oy ile 300 bin oy fark etmezdi. Biz seçim sonuçlarından etkilenmedik. Biz TKP’nin oyunun etkisini 64 bin oyla değerlendirmiyoruz. Bu nedenle hiç kendimizi sorgulamadık.”
SOSYALİSTLERLE CUMHURİYETÇİLERİN İTTİFAKI
TKP’nin Kılıçdaroğlu’nu desteklemesinden pişman olmadıklarını ama bunu tekrarlamayacaklarını söyleyen Okuyan, şu ifadeleri kullandı:
“Bir daha yapmayacağımız bir şeyi yaptık. Pişman değiliz. Ama bu seçimle beraber CHP ve HDP gölgesinde siyaset yapanlarla arayı daha da açma kararımız var.”
Okuyan, önümüzdeki dönemde kuracakları siyasi hattın Cumhuriyetçilerle sosyalistlerin ittifakı olduğunu anlattı:
“İkincisi Türkiye’de sahipsiz kalan ve kimilerinin bittiğini zannettiği Cumhuriyetçi birikim var. Türkiye’de ilk kez bu birikim kendisinin artık ev sahibi olmadığını fark etmiş durumda. Bir arayış içerisinde. Kimileri ‘Kemalist-Komünist ittifakı’ diyor, bu ittifakı bazı arızalardan kurtarabilirsek, zaman zaman milliyetçi hatta ırkçı pozisyon almaktan çıkarırsak, bir alanın açıldığını düşüyoruz. Cumhuriyetçi birikimin daha sınıfsal, emekten yana baktığını, sermaye karşıtlığının arttığını, Kürt düşmanlığının azaldığını görüyoruz. Önümüzdeki süreçte Türkiye’nin Cumhuriyetçi birikimiyle, sosyalist hareketin daha sağlıklı bir etkileşime girmesi için üzerimize düşeni yapacağız. Cumhuriyet’in 100. Yılına denk düşen tarihlerde bir Halk Temsilcileri Meclisi kurmak için girişimlerde bulunuyoruz. Türkiye’nin her yanından seçimle gelen aydınlar, işçiler köylüler, olacak. Gerçek bir Meclis gibi çalıştırmayı düşünüyoruz. Çünkü Türkiye tarihinin en gerici Meclisi ile karşı karşıyayız. Ve önümüzdeki süreçte TKP’nin siyasal-kültürel çalışmalarında bu Meclis’in bir yeri olacak. TKP’nin bir kurumu olmayacak. Birçok farklı kesimin bir platformu olacak burası. 29 Ekim’de ortaya çıkacak bu oluşum.”
Okuyan, kuracakları Halk Temsilcileri Meclisi’nin sol partilerin güç birliği amacı taşımadığını, sosyalist ve Cumhuriyetçi fikirlerin ittifakı olduğunu anlattı:
“Bunu Türkiye solunun birliğini sağlayacak bir platform olarak düşünmüyoruz. Ayrıların ayrı kalması gerekiyor. Buna Türkiye’de Cumhuriyetçilerle komünistler arasında bir ittifak olarak bakılabilir.”
“SOSYALİST BELEDİYELERİ ARTIRACAĞIZ”
Okuyan, önümüzdeki yerel seçimlerdeki politikalarını da şöyle açıkladı:
“Yerel seçim geliyor. Dinamikleri biraz daha farklı. En azından baraj yok. Bir de TKP’nin bir sorumluluğu var. Daha önceki seçimde Türkiye tarihinde ilk kez bir TKP’li başkan il belediye başkanı oldu. Fatih Maçoğlu ve onun siyasi hareketi ile ittifakımız 8-9 yılı buldu. Bu ittifak sürüyor. Örneklerini artırmak istiyoruz. Türkiye solunda bir ittifak şeklinde değil ama yardımlaşma şeklinde sosyalist-sol belediyelerin sayısını artırma niyetimiz var. Büyük olasılıkla alan boşaltma şeklinde olacak. Bazı adayları destekleyerek yapacağız. Ayrıca TKP’li belediyelerin sayısını artırmak istiyoruz. Sol içi dayanışmanın gerçekleştiği senaryo en gerçekçi olasılık görünüyor. Yerel seçimlerde solcu, sosyalist, komünist belediyeleri çoğaltmak için imkan var.”
DÜNYA SOLU TÜRKİYE’YE GELİYOR
Okuyan, Ekim ayında yerel seçim politikalarını ilan edeceklerini açıkladı:
“Çalışmalara erken başladık. Ekim ayı içerisinde ilan edeceğiz. Sol ile dayanışacağız. Ancak dayanışma derken de CHP ve HDP’yi kastetmiyoruz. TKP, ‘oyları bölmeyin’ diyenlere, ‘seçim oyların bölündüğü bir platformdur’ diyecektir. Mansur Yavaş’ın ya da Ekrem İmamoğlu’nun bizim için diğerlerinden bir farkı yok.”
TKP’nin Ekim ayında komünist ve sosyalist partilerin uluslararası toplantısına ev sahipliği yapacağını açıklayan Okuyan, dünya solunda da Rusya- Ukrayna savaşı gibi nedenlerle tartışmalar yaşandığını söyledi:
“TKP, her komünist parti gibi enternasyonalist bir parti. Dünyada solun içi de hareketlenmiş durumda. Dünya solu da çok parçalı bir görüntü veriyor. Çin-Rusya eksenli sol var, Avrupa Birliği ve NATO’yu destekleyen sol var, bir de solun bağımsız hareket etmesi gerektiğini savunan bir sol var. TKP, 3. Çizgi içinde. TKP, dünya komünist hareketlerinin toplantısına Ekim ayında ev sahipliği yapacak. Dünyada 100’ün üzerinde sol ve komünist partinin bir arada olduğu bir ağ var. Geçtiğimiz yıl Küba’da yapıldı bu toplantı. Bu yıl biz ev sahipliği yapacağız. Bu toplantıya dünyanın her kıtasından komünist parti temsilcileri geliyor. Çin, Küba, Vietnam, Laos gibi iktidardaki sol parti temsilcileri de geliyor. Pek çok tartışmanın olduğu ilginç bir toplantı olacak. O toplantının sonunda 22 Ekim’de İzmir’de TKP’nin Cumhuriyetin 100. Yılına bakış açısını anlatan bir etkinlik yapacağız. Uluslararası temsilciler o toplantıya da katılacak.”
Okuyan, sorulara yanıt verirken, Sosyalist Güç Birliği’nin bittiğini de duyurdu. Bu oluşumda Dev-Yol ve TKP geleneklerini yan yana getirmeye çalıştıklarını ancak başaramadıklarını söyledi. Okuyan, yeniden aynı deneyimi yaşamak istemediklerini söyledi. Halk Meclisi’nin ise Sosyalist Güç Birliği ile aynı şey olmadığını, parti olarak katılmadıklarını, herkesin bireysel olarak katılacağını, buraya bazı sol partileri de üyelerinin katılması için davet ettiklerini söyledi.
TİP’e ilişkin soruya yanıt veren Okuyan, “TİP’in aldığı oyu önemli buluyoruz ama bir düzen dışı solun önünün açıldığını düşünmüyoruz” dedi. Okuyan, “keşke bu bir milyon oyun arkasında devrimci enerji olsaydı” ifadelerini kullandı.
İstanbul’da aday çıkarmalarının AKP’ye kazandırma olasılığını da yorumlayan Okuyan, “TKP İstanbul’da aday çıkarırsa AKP kazansın demez, TKP’ye oy verin der. Biz İmamoğlu’na daha önce de oy vermedik” dedi. Okuyan, CHP ve HDP gölgesinde siyaset yapmayacaklarını, bu tavrı yıllardır sürdürdüklerini söyledi. Okuyan, CHP’nin Türkiye siyasetinde yaptığı hatalar nedeniyle muhalefete zarar verdiğini söyledi:
“CHP’nin tabanı bizim için çok değerli. Bizim sorumluluğumuz onları bu düzen siyasetinden koparmak. 10 yıl öncesine göre laik duyarlılığın siyaset alanında temsiliyetinin yerlerde sürünmesinin sorumlusu AKP değil CHP’nin politikalarıdır.”
Okuyan, CHP’deki değişim tartışmalarını da “Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu… Hangisi daha solda ben cevabını veremiyorum” sözleriyle yorumladı. Bu tartışmaya mesafeli olduklarını söyledi.