Hayvan hakları savunucuları, sokak hayvanlarına “ötanazi” öngören kanun teklifini Ankara Anıtpark’ta protesto etti. Din adamı olduğunu belirten Hasan Yaman, “Hayvanların maruz kaldığı zulümlerden, işkencelerden dolayı, bir din adamı olarak kendimi vebalde hissediyordum, Allah bunun hesabını bize soracak diye. Bugün komple hayvanları katarak kediyi, köpeği ötanazi edelim, öldürelim, popülasyonlarını düzeltelim gibi bir olayı, ben Kuran’ın ve imanımın neresine sığdırabilirim” dedi.
Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ni protesto etmek amacıyla hayvan hakları savunucuları Anıtpark’ta bir araya geldi. İYİ Parti İstanbul Milletvekili Nimet Özdemir’in de katıldığı protestoda basın açıklamasını Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu 2’nci Başkanı Haydar Özkan yaptı. Özkan, şunları söyledi:
“Bir süredir ülkemiz gündemine kara bir leke gibi sokulmaya çalışılan; ‘uyutma’ değil, ‘ötanazi’ değil, ‘toplu itlaf’ yasa tasarısı, bildiğiniz gibi, geçtiğimiz hafta salı günü Tarım, Orman ve Köy İşleri Komisyonu’na geldi. Bu yasayı, aklı ve vicdanı olan hiçbir vatandaşın kabul etmesi mümkün değildir.
Hayvanların toplu halde öldürülmelerine karşı koyan hayvan hakları örgütleri, çocukların zarar görmesini arzu ediyorlarmış gibi gösterildi. Mağdur ailelerle, hayvan hakları örgütleri karşı karşıya getirilmeye çalışıldı. Şunu özellikle vurgulamak ve bu kirli operasyonla şekillendirilen yanlış algıyı bu vesile ile düzeltmek isterim; hiçbir hayvan hakkı savunucusu bir çocuğun zarar görmesini kabul edemez. Bizler de tıpkı çocukları mağdur olmuş aileler gibi devletten çözüm bekliyoruz.
TÜRK HALKININ SOKAK HAYVANLARININ ÖLDÜRÜLMELERİNİ KABUL ETMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİR
Bu teklif, kültürel kodlarında, kendileri öldükten sonra sokak hayvanlarına bakılsın diye, mahalle kasaplarına miras bırakmak olan bu milletin genetik kodlarına doğrudan yapılan bir saldırı niteliğindedir. Vicdanlı, merhametli yüce Türk halkının sokak hayvanlarının toplu halde öldürülmelerini kabul etmesi mümkün değildir.”
BİZ YAŞAM HAKKINA SAYGILIYIZ
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Nimet Özdemir, konuya ilişkin şunları söyledi:
“Bu güzel dünyayı bütün varlıklarıyla seven, koruyan, kabul eden güzel insanlar emin olabilir ki; son aylarda yaşadığımız bu olaylar sadece bir kurgu. Biz yaşam hakkına saygılıyız. Bizim karşı olduğumuz şey, hayvan hakkı, çocuk hakkı gibi birbiriyle yan yana gelmeyecek iki hak tartışmasını kutuplaştırarak, üzerinde psikolojik baskı uygulayarak yan yana getiremezsiniz. Biz diyoruz ki; çocuklarımız, yaşlılarımız zarar görmesinler. Ama masum, dilsiz, hiç suçu olmayan hayvanları katletmeyin diye buradayız. Sizin müfredatınızda var mı ki, hayvan sevgisini ekebildiniz mi ki şimdi oturup sahiplensinler diyorlar.”
Din adamı olduğunu söyleyen Hasan Yaman ise ANKA Haber Ajansı’na şöyle konuştu:
“Ben, Nurani Derneği’nde başkanım. Hayvanların maruz kaldığı zulümlerden, işkencelerden dolayı, bir din adamı olarak kendimi vebalde hissediyordum, Allah bunun hesabını bize soracak diye. Dolayısıyla bu işe taraf olduk biz de. Hayvanların katledilmesini asla kabul etmiyoruz. Zaten üstü kapalı bunlar yapılırken bunun temelli önünü açar gibi olan bu tutumu kabul etmiyoruz. Dini boyutuna gelince de işin içinden hiç çıkılacak gibi değil. Peygamber efendimiz mübarek cübbesini, bir kedinin rahatsız olmaması ve onu uyandırmamak için cübbesini kesip mescide giderken burası da Müslüman Türklerin yaşadığı bir ülke olduğu için bunu ben nasıl kabul edebilirim? Bugün komple hayvanları katarak kediyi, köpeği ötanazi edelim, öldürelim, popülasyonlarını düzeltelim gibi bir olayı, ben Kuran’ın ve imanımın neresine sığdırabilirim? Hal böyleyken sokaktaki caniler, çocuk tacizcileri, bayrak düşmanları bu caddelerde gezecek ve ben bu hayvanların itlafına onay vereceğim öyle mi? Bir din adamı olarak bütün bunlar konuşulurken ben nasıl sessiz kalırdım, nasıl tarafsız olurdum? Hayvan haklarını savunmak, herhangi bir partinin ve görüşün malı değil. Biz böyle bir kanunu kabul etmiyoruz, istemiyoruz. Devletin hiçbir kurumu yok sokak hayvanlarını tedavi edecek. Biz buna çözüm beklerken ötanaziyle geldiler. Biz dindar insanlar olarak bu eyleme katılan insanlarla beraberiz, onlar gibi düşünüyoruz. Onları meclise almamışlar ya ben de onlar gibi düşünüyorum. Kabul etmiyoruz biz bunları.”
KAYNAK: ANKA