AK Partili İstanbul Beyoğlu Belediyesi, komisyon üyeleri ve muhtarların şerhlerine rağmen emlak rayiç bedeline yüzde 45 artı enflasyon oranında zam yapılmasını istiyor. Mahalle muhtarları ve CHP’li üyeler ise acil bir şekilde komisyonun çalıştırılması gerektiğini yapılacak zamdan da geri adım atılması çağrısında bulunuyor.
5 YILDA YÜZDE 500 ZAM
Her 4 yılda bir kez olmak üzere belediyeler kendi sınırları içerisindeki mülklerin emlak birim fiyatlarına zam yapıyor. Bu zamlar da genellikle mahalle muhtarlarının, kaymakamlık temsilcisinin ve ticaret odası temsilcisinin bulunduğu bir komisyonun görüşü alınarak yapılıyor. Ancak Beyoğlu Belediyesi komisyonun taleplerini dinlemeden 2022 yılında başlayacak emlak birim fiyatlarına yüzde 45 ve enflasyon oranında zam yapmayı öngördü. Bu zam gerçekleşirse Beyoğlu’nda 5 yıl içerisinde emlak vergilerine yüzde 500 zam yapılmış olacak.
Mahalle muhtarları karara şerh düşerek kendilerine gönderilen belgeleri imzalamadı. Bir muhtar yapılacak emlak vergisi zammına şerh koydu. Muhtar şerh gerekçesini de, “Komisyon oluşturulup komisyon çalışması yapılmamıştır. Belediye tarafından bilgi paylaşımı yapılmamıştır. Ülkemizde yaşanan ekonomik durgunluktan dolayı bu zam yersiz ve zamansızdır” diyerek açıkladı.
CHP GRUP BAŞKANVEKİLİ: YÜZDE 45 ZAM DOĞRU DEĞİL
Beyoğlu Belediyesi CHP Meclis Grup Başkanvekili Süleyman Solmaz belediyenin komisyon üyelerini davet ederek bir arada bir değerlendirme yapmaları gerektiğini söyledi. Solmaz şunları söyledi: “Muhtarlar komisyona katılmadı, ‘Birim fiyatı biz olmadan belirlenmez. Bu belirlenen birim fiyatlarına katkım yok’ dedi. Pandemiyi dikkate alırsak hayattaki yoksullaşmaya göre yüzde 45 vergi ödemek doğru değil. Şerh düşmek isteyen muhtarlara izin vermediler. Toplantılara katılmayan ve şerh düşmek isteyen muhtarlara imza attırmıyorlar.”
Yüzde 45 zammın çok yüksek bir rakam olduğunu belirten Solmaz, ilçede emlak vergilerini ödeyemeyen bir sürü mülk sahibinin de olduğunu söyleyerek şöyle devam etti: “Beyoğlu’nda emlak vergileri ödenmeyen bir sürü mülk belediyenin aldığı kararla icra yoluyla satılıyor. Mülkler bu sebeple el değiştiriyor. Beyoğlu’nda bu binalar çok sahipli ama kullanıcısı olmadığı için ya da dar gelirli insanlar oldukları için emlak vergilerini ödeyemiyor. Birçok tapunun üzerinde şerh var. Bu süreci bununla birlikte değerlendirmek gerekiyor, bu süreci doğru çalıştıralım. Hak kayıplarına yol açmayacak bir sistem gerekiyor.”
BEYOĞLULULARA ÇAĞRI: İTİRAZ EDİN
Emlak vergilerine itiraz etmek isteyen Beyoğlululara çağrı yapan Solmaz şöyle devam etti: “Belediye, ‘Ben buradan aldığım gelirle belediye hizmetlerini yapıyorum’ savunması yapıyor. Biz de diyoruz ki zam yapılmasın çok zorunluysa enflasyon oranıyla vergi ödensin. Bir örnek vereceğim. Kağıthane Belediyesi ve Beyoğlu belediyelerini AK Parti yönetiyor. Bu iki belediye komşu. Beyoğlu’ndaki emlak birim fiyatı Kağıthane’deki emlak birim fiyatının neredeyse 4 katı. Aynı sosyal çevre, aynı çevre ama Beyoğlu’ndaki çok daha fazla vergi veriyor. İstiklal Caddesi baz alınarak yüksek emlak vergileri alınıyor. Bizim itiraz ettiğimiz temel şeylerden biri bu. Kanunda yapılan değişiklikle komisyonların belirlediği birim fiyatı muhtarlıklarda askıya çıkmak zorunda. Her vatandaşın emlak birim fiyatlarına itiraz ederek dilekçe vermeleri gerekiyor. Dava açsınlar. Biz vatandaşlara bu konuda hukuki destek veriyoruz.”
‘BU BAKIŞ AÇISI TÜCCAR BAKIŞ AÇISI’
Karara şerh koyan bir başka muhtar ise zamma tepkisini şu sözlerle anlatıyor: “Bu pandemi döneminde zaten ekonomi durmuş durumda. Bazı yerlerde emlak bedelleri de düştü. Geçim darlığı yaşayan insanlar var, belediye konuya bir müteahhit mantığıyla bakıyor. İnsanlar mülklerini kiraya vermiyor ki. Bu bedelleri ödeyemeyip mülklerini satanlar var. Belediye yaptığı harcamaları bana sormuyor ki. Dolayısıyla yaptığı hatalı şeyleri kendi sorumluluğu üzerine almalı. Ben böyle bir karara imza atmam! Bundan dolayı ben bu yapılan zamları onaylamıyorum. 2017’de yapılan zamlar da çok yüksekti. 2017’de 200 lira emlak vergisi ödeyen biri 2022’de 800 lira vermek zorunda kalacak. Belediye ‘Senin binanın rantı yükselmiş, bunun bedelini öde’ diyor. İnsanlar burada oturuyor, bunu satmıyor. Bu bakış açısı sosyal bir devletin bakış açısı değil, tüccar bir devletin bakış açısı.”
KAYNAK: GAZETE DUVAR/ HACI BİŞKİN