Sennur Sezer Emek-Direniş Şiir ve Öykü Ödülleri’nin altıncısı, sahiplerini buldu.
DİSK Gıda İş Sendikası ve Manos Kitap tarafından düzenlenen etkinlikte Şiir Ödülü Can Hakman, Öykü Ödülü Tunç Kurt, şiir dalında Seçici Kurul Özel Ödülü Uygur Orhan ve Murat Tenetoğlu, öykü dalında Seçici Kurul Özel Ödülü ise Zekeriya Şimşek’e verildi.
‘KENDİSİNDEN ÇOK ŞEY ÖĞRENDİK’
Sunuculuğunu Şenay Kumuz’un üstlendiği törenin açılış konuşmasını Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli yaptı. Sennur Sezer’i Evrensel Kültür Merkezi’nde tanıdığını söyleyen Hançerli, “Sennur Sezer ablamızdı bizim. Birçok alanda yan yana olduk. Bizim yetişmemizde emeği vardı. Kendisinden çok şey öğrendik. En çok da mütevazi olmayı… Sennur Sezer’in ismini taşıyan bir ödülün törenine ev sahipliği yapmak benim için onur ve gurur kaynağı. Sennur ablanın yolundan gitmek için çaba harcayacağımızın sözünü veriyorum” ifadelerini kullandı.
‘SÖZÜN, SESİN, SESLENİŞİN ŞAİRİDİR’
Sennur Sezer’in eşi yazar Adnan Özyalçıner de “Sözün, sesin, seslenişin şairidir Sennur Sezer. Tok sözlü, çok sesli, çoğunluğun seslenişinin şiiridir onun şiiri. Birken iki, ikiyken çok olmanın şiiridir. Üretmenin, üretmenin şiiri… Onun şiirinde sevgi çeker başı. Sevginin eşitçe dağılmasından, dağıtılmasından yanadır. Yaşamın barış içinde alabildiğine bölüşülmesinden yanadır” dedi.
Sennur Sezer’in direnişin şairi olduğunu söyleyen Özyalçıner, “Sennur’un şiiri, usul bir yağmurdan sonra açacak güneşin umududur. Açan tek çiçekte olsa direnişin şiiridir. Tek silahın sanat olduğu, olacağı; emeğin, emekçinin yarattığı, yaratacağı bir dünyada. Şiirin sesiyle” diye konuştu.
‘SOSYALİSTTİ, ÖRGÜTLÜYDÜ DAİMA’
Gıda-İş Sendikası Genel Başkanı Seyit Aslan ise “İşçiler nefes aldı onun şiirlerinde; gecekondular, yoksulların geçim sıkıntıları, kadınlar, anneler, Cumartesi Anneleri… Emeğin yanında yer aldı her zaman. Sosyalistti. Örgütlüydü daima. Zamanın biriktirdiği ne varsa heybesindeydi. Saklamak için değil, dağıtmak ve paylaşmak için oradaydı. Kendisine bile kalmayacak kadar açtı heybesinde ne var ne yok paylaşırdı” ifadelerini kullandı.
‘ADALET BEKLİYORUZ’
Ödül töreni sırasında Baldur işçileri adına Engin Kulu, İkizdere’de taş ocağına karşı direnen Ayla Baş ve mülteci işçi Muhammed Sheded kısa konuşmalar yaptı.
Mülteci işçi olarak yaşadığı sorunları anlatan Sheded, “Suriyeliyim. 8 senedir Türkiye’de yaşıyorum. Tekstil sektöründe çalışıyorum. Patronlar çalışanlara bakmıyor. Onlar için para önemli. İş yerinde kaza yaptım. Artık gelme dedi. Gelecek bizim için iyi olur” dedi.
Baldur işçileri adına konuşan Birleşik Metal İş Gebze 2 Nolu Şube Sekreteri Engin Kulu ise “Sennur Sezer gibi aydınlarımızın şiirlerini çocuklarımıza okutacağız. Aydınlarımıza, yazarlarımıza sınıf mücadelesine verdikleri destek için teşekkür ederiz. Direnişimiz sırasında dayanışmayı, kardeşliği gördüğümüz gibi adaletsizliği ve haksızlığı da gördük. Mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu.
İkizdereli Ayla Baş da şunları söyledi: “Köyümüz korunması gereken, dünya kıymetlerinden biri… Bizim köklerimiz ve ağaçlarımız koparılıyor, yerine taş ocağı yapılıyor. Biz evlerimizde su içemiyoruz. Çeşmelerimizden çamurlu su akıyor. Biz geçim kaynaklarımızı geri istiyoruz. Ağaçlarımız yok olmasın, aracılığımız yok olmasın, alabalıklar, yabani hayvanlar yok olmasın istiyoruz. Biz 67 gündür direniyoruz, 67 gündür adalet bekliyoruz.”
Törende, Sennur Sezer’in şiirsel mirasını konu alan, İsmail Afacan’ın hazırladığı “İzi Kalsın” belgeselinin gösterimi yapıldı. Ayrıca Sennur Sezer’in Evrensel gazetesinde kaleme aldığı ve Kor Kitap tarafından basılan “Perşembe Mektupları”ı Adnan Özyalçıner, Sennur Sezer adına imzaladı.
Törenin sonunda Sennur Sezer’in doğum günü pastası kesilerek 78’inci yaşı kutlandı.
KAYNAK: EVRENSEL