Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz üçüncü ittifak sürecine dair yapılan tartışmalara ilişkin, partisinin Youtube kanalından açıklama yaptı.
Üçüncü bir ittifak arayışının neden oluştuğunu anlatan Ercüment Akdeniz, “Öncelikle şunu belirtmek lazım: Üçüncü seçenek, üçüncü blok ya da halk ittifakı ihtiyacı nereden doğdu? Hepimizin bildiği gibi Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı arasına sıkıştırılmış Türkiye’de, bir seçenek olarak doğdu. Çünkü ne tek adam rejimi ne restorasyon projesidir bizim ihtiyacımız ve hep beraber halkla birlikte böyle bir seçeneğin oluşması gerektiğini belirledik, yolumuza yürüdük” diye konuştu.
‘DOST, KARDEŞ PARTİLER İLE SENDİKA VE MESLEK ÖRGÜTLERİYLE GÖRÜŞÜYORUZ’
Sendikalar ve meslek örgütleriyle de görüştüklerini aktaran Akdeniz, “Bu yönde görüşmeler yapıyoruz. Kimlerle? Dost, kardeş partilerle, emek, demokrasi, özgürlük güçleri ile sendikalarla, emek meslek örgütleri ile… Süreç gayet olumlu geçiyor. Kendi doğasında ilerliyor. Arada ufak aksamalar, görüş ayrılıkları olsa da bir yol yürüyoruz hep beraber. Umarım bu yol olumlu bir sonuç doğurur ve buradan Türkiye halkı kazanır” dedi.
‘İTTİFAK İHTİYACI ÖNCE İŞÇİ KARDEŞLERİMİZİN İHTİYACI’
Bir işçiyle yaşadığı diyaloğu aktaran Akdeniz, “Değerli arkadaşlar, şöyle bir gözlemi paylaşayım. Bakın Trakya’da bir işçi şunu söyledi bana: ‘Fabrikalarda, organize sanayi bölgelerinde ilanlar çok, burada patronlar işçi arıyor ilanları var, işçiler de iş arıyor ama ikisi de bulamıyor. Bu nasıl oluyor diye soruyorlar ve cevabını veriyorlar, ‘Çünkü onlar işçi değil köle arıyorlar’ diyorlar. Bu, Türkiye işçi sınıfının geldiği yeri göstermesi bakımından ne kadar önemli. Dolayısıyla ittifak ihtiyacı önce bu işçi kardeşlerimizin ihtiyacı. Bunu bilerek tartışmaları sürdürmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
‘DAR ÖRGÜTSEL TARTIŞMALARDAN UZAK DURMAMIZ GEREKİR’
“İttifaklar bir seçenek yaratma çabası, sabır işidir, emek işidir, fedakarlık işidir. Bunu hepimizin, herkesin göstermesi gerekir” diyen Akdeniz, şunları söyledi:
“Burada şunu soralım: Her bir örgütün, örgütlü olduğumuz her bir kurumun, partinin dar örgütsel çıkarları mı önemlidir yoksa halkın çıkarları mı önemlidir? Hangisini önde tutacağız? Eğer halkın taleplerini, geleceğini önde tutacaksak, bir halk ittifakını hep beraber kuracaksak dar örgütsel tartışmalardan uzak durmamız gerekir. Birbirini iterek güçlenmekse mevzu biz böylesi bir güçlenmeyi istemiyoruz, doğru bulmuyoruz. Kimse buna tevessül etmemelidir. Buradan halkın yararına da örgütlerin yararına da bir şey çıkmaz.”
‘ÇATIŞMALARA, SPEKÜLATİF HABERLERE ALDIRMAMAK GEREKİYOR’
İttifak görüşmeleriyle ilgili spekülatif haberler yapıldığını belirten Ercüment Akdeniz, “Görüşmelerimiz, toplantılarımız, müzakerelerimiz sürüyor partiler, örgütler arasında. Elbette bireylerin de sözü olacaktır. Sosyal medya ortamında da tartışacaklardır. Ama bireylerin sorumluluğu kadar örgütlerin de sorumluluğu vardır. Örgütlerin sorumluluğu kadar bireylerin de sorumluluğu vardır. Bu sorumluluk ve olgunluk içerisinde hareket etmemiz ve henüz ortada ilan edilmiş bir seçim platformu yokken, ilan edilmiş bir üçüncü ittifak yokken varmış gibi, birileri dışta bırakılıyormuş gibi karşılıklı çatışmalara, spekülatif haberlere aldırmamak gerekiyor” dedi.
‘ÜÇÜNCÜ İTTİFAKTAN KORKUYORLAR, DİNAMİTLEMEK İSTİYORLAR’
“İttifakla ilgili tartışmalardan birilerinin medet umduğunu” söyleyen Akdeniz, “Bakın bu tartışmaların yoğunluğu nereden başladı? Kaynağı belli olmayan spekülatif haberlerle başladı birkaç medya kuruluşunda ve sanki bu tartışmalardan birileri medet umuyorlar. Yani üçüncü ittifak bir heyyula onlar için, korkuyorlar bundan. Böyle bir hayalin oluşmasından korkuyorlar ve bunu dinamitlemek istiyorlar. Bu konuda hepimizin uyanık olması ve bu değerlere sahip çıkması gerekiyor. Burjuva egemenler bunu kullanırlar, Cumhur İttifakı da kullanır Millet İttifakı da kullanır. Bu açıdan dikkatli olalım” şeklinde konuştu.
Katıldığı halk toplantılarında farklı parti, kurum ve örgütlerden kişilerin birleşmelerini istediğini aktaran Akdeniz, “Hepsinin söylediği şey aynıydı; ‘Birleşin, birleşin, birleşin’ diyorlar. Bu sesi hep beraber bir sonuca doğru götürmemiz gerekiyor. Hem herkes birleşsin ama hem de ters kutuplarda olabilecek yapılar üzerinden de bir tartışma çıkaralım. Böyle olmaz ki. Her ikisi bir arada olmaz. Herkes birleşsin, bütün yapılar birleşsin diyorsak sabrı ve olgunlaşmayı sonuna kadar götürmeliyiz arkadaşlar” dedi.
(Duvar)