Şinciag’daki Uygur meselesinin iki boyutu var.
Biri, dini aşırılık diğeri etnik ayrılıkçılık.
Dini aşırılıkla etnik ayrımcılığın iç içe geçmesi de söz konusu.
Şinciang Uygur Özerk Bölgesi’nin radikal dinci-selefi terör örgütlerinin yoğun faaliyet yürüttüğü Afganistan, Keşmir, Pakistan ve Tacikistan’a komşu olması, Türkistan İslam Partisi adı altındaki örgütün binlerce militanının Suriye’nin İdlib kentinde varlığını sürdürüyor olması, Çin’e yönelik terör tehtidini güncel tutuyor.
Bu değerlendirmelerle Urumçi’de Terörle ve Radikalleşmeyle Mücadele sergisini geziyoruz.
Çinli rehberimiz, sergideki fotoğraflar ve videolar eşliğinde Şinciang’daki terör eylemlerini geçmişten günümüze tek tek anlatıyor.
Terör örgütlerinin saldırılarda kullandığı silahlar, bomba ve patlayıcı düzenekleri de serginin bir parçası.
Sergideki bilgi panolarından birindeki şu cümleleri not ediyoruz:
“Çin hükümeti, her türlü terörizme ve aşırıcılığa kararlı bir şekilde karşı çıkıyor. Terörist faaliyetlerin örgütlenmesini, planlanmasını ve yürütülmesini her türlü eyleme yasalara uygun olarak sert bir şekilde müdahale etmekte kararlıdır.”
Peki, özellikle ABD ve bazı Avrupa ülkelerinin Çin’e yönelik insan hakları ihlalleri suçlamasına Çin hükümeti ne yanıt veriyor?
Çin Devlet Konseyi Basın Ofisi tarafından yayınlanan “Beyaz Kitap”ta ve Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosluğu’nun yayınladığı “Şinciang Hakkında 22 Yalan ve Gerçek” başlıklı belgede Çin Hükümeti’nin Şinciang’da insan hakları ihlalleri iddialarına verdiği yanıtları bulmak mümkün.
Çin’in batılı ülkelerden gelen suçlamalara yanıtları ana başlıkları ile şöyle:
“Mesleki eğitim ve öğretim merkezleri, ABD’deki topluma kazandırma merkezlerinden, Birleşik Krallık’taki Ayrılma ve İlişik Kesme Programı’ndan (DDP) ve Fransa’daki radikalizmi önleme merkezlerinden bir farkı olmayan kurumlardır. Hepsi önleyici terörle mücadele ve ırkçılığın ortadan kaldırılması için yararlı önlemler ve olumlu buluşlardır ve BM Küresel Terörle Mücadele Stratejisi ve diğer terörle mücadele kararlarının ilkeleri ve ruhu ile uyumludur.”
“Merkezlerde kursiyerlerin kendi etnik dillerini yazılı ve sözlü olarak kullanma hakları tamamen koruma altındadır. Tüm düzenlemeler, müfredat ve kantin menüleri hem Çince hem de etnik dillerinde yazılmıştır.”
“Uzun zamandır Uygurlar da dahil olmak üzere bütün azınlık etnik gruplarımız için imtiyazlı bir nüfus politikası uygulanıyor. 1978 yılından bugüne Şinciag’daki Uygur nüfusu, 5,55 milyondan yaklaşık 12 milyona ulaştı. 40 yıl önceki nüfusun 2,1 katına çıktı. ABD’de ise kuruluşundan bu yana Amerikan yerlileri ciddi oranda katledildi. ABD’deki yerli nüfus 1492 yılındaki 5 milyondan 20. Yüzyılda 250 bine kadar düştü.”
Özetle; Çin hükümeti, Şinciang’da yasalar çerçevesinde teröre ve aşırıcılığa karşı önleyici tedbirlerin alındığını, Uygurlara soykırım, Müslümanlara baskı uygulandığı, ibadethanelerin kapatıldığına dair iddiaları, açıkladığı verilerle yalanlıyor.
TERÖR VE AŞIRICILIKLA MÜCÜDELE ŞİNCİANG’DA EĞİTİM, KÜLTÜREL VE SOSYAL YAŞAMI NASIL ETKİLİYOR?
Şinciang gezi programımız kapsamında bir eğitim kurumunu ziyaret etme olanağımız olmadı.
Ancak Şinciang’da eğitim ile ilgili temel bilgileri aktarabiliriz.
Çin’de 9 yıllık zorunlu eğitim sistemi uygulanıyor.
Şinciang Uygur Özerk Bölgesi’nde de 9 yıllık zorunlu eğitim iki dilli sisteme göre – Çince-Uygurca ve diğer etnik azınlık dilleri- yapılıyor.
Çin’de etnik azınlık grupların kendi dilleri ile eğitim almaları anayasal ve yasal güvence altında.
Çin Halk Cumhuriyeti Anayasası’nın 4. Maddesinde, “Her bir milletin kendi ana dilini kullanma ve geliştirme hakkı vardır” diye yazmaktadır.
Çin Halk Cumhuriyeti Eğitim Kanunu’nun 12. Maddesi ise şöyle:
“Çince konuşma ve yazı dili, okullarda ve diğer eğitim kurumlarında temel eğitim dili ve konuşma ve yazı dili olacaktır. Çoğunlukla etnik azınlık öğrencilerinin bulunduğu okullar ve diğer eğitim kurumları, öğretim için kendi etnik grupları veya yerel etnik gruplar tarafından yaygın olarak kullanılan konuşma ve yazı dillerini kullanabilir.”
Ayrıca, Çin Halk Cumhuriyeti Eğitim Kanunu’nun 10. Maddesinde ise etnik azınlık bölgelerinin kendi eğitim girişimlerine devletin yardımcı olacağı ifade ediliyor:
“Madde 10 Devlet, her etnik azınlık bölgesinin, her etnik azınlığın özelliklerine ve ihtiyaçlarına göre eğitim girişimleri geliştirmesine yardımcı olacaktır.”
Şinciang’da hem etnik azınlık hem de Çinçe ile eğitim esas olmakla birlikte son yıllarda ekonomi, turizm ve bilişim alanındaki gelişmeler doğrultusunda istihdama kolay dahil olunması nedeniyle Çince eğitimin teşvik edildiği belirtiliyor.
Öte yandan Şinciang bölgesindeki Han kökenli Çinli öğretmenlerin Uygurca öğrenmesinin de teşvik edildiği ifade ediliyor.
Peki, Şinciang gezimiz sırasında , etnik azınlık dil kullanımı, sosyal, kültürel yaşam ve güvenlik dengesi açısından hangi gözlemlerimiz oldu?
Gerek yurt dışından Şinciang’a girişlerde gerek Şinciang’a bağlı kentler arası uçuşlarda havalimanlarındaki kontrollerin diğer ülkelerdeki standart havalimanları güvenlik uygulamalarından çok da farklı olmamakla birlikte Çin hükümetinin sıkı kontrol politikası izlediğini gözlemliyoruz.
Ancak, çarşıda, pazarda, sokaklarda , meydanlarda günlük hayatın kısıtlandığına dair hiçbir gözlememiz olmadı. Tersine, Urumçi’de, Yining’de, Kuça’da ve özellikle Kaşgar’da sosyal yaşam gece geç saatlere kadar son derece hareketli. Kent meydanlarında kurulan sahnelerde, platformlarda gençler Uygur şarkıları söylüyor, Uygur müzikleri ile dans ediliyor. Gece geç saatlere kadar restoranlar, çarşılar, sokak satıcıları tıklım tıklım.
Şinciang’da etnik grupların dilleri ve yazıları adalet, idare, eğitim, basın-yayın, radyo ve televizyon, internet, sosyal ve kamusal işlerde geniş çapta kullanılıyor. Uygurca kendi alfabesi ile tüm resmi alanlarda görünür şekilde kullanılıyor.
Çin hükümetinin açıkladığı verilere göre, Şinciang’da yayınlanan 110 gazeteden 52’si, 200 dergiden 120’si azınlık etnik grupların dillerinde yayın yapmakta.
Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi Halk Radyosu’nda Uygurca, Mandarin Çincesi, Kazakça, Moğolca ve Kırgızca olmak üzere 5 dille 15 kanal program;. Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi Televizyonu ise Uygurca, Çince, Kazakça ve Kırgızca olmak üzere 4 dille 12 kanal program yayın yapıyor ve ülke genelinde en çok dille yayın yapan eyalet düzeyindeki televizyon olma özelliği taşıyor.
Çin hükümetinin açıkladığı verileri Şinciang’da ziyaret ettiğimiz 4 kentte yerinde gözlemleme olanağı bulduk.
Tüm resmi tabelalar, müzeler ve kamu alanlarındaki tüm bilgilendirme panoları hem Çinçe, hem Uygurca yazılmış.
Havalimanları ve uçaklarda anonslar Çinçe, Uygurca ve İngilizce olarak yapılıyor.
Kentlerdeki tarihi konaklarda, restoranlarda, müzelerde, ve parklarda bir çok kez Uygurca sunumla, Uygur Halk Dansları gösterilerini izleme olanağımız oldu. Uygur dili ve kültürünün kısıtlandığına dair herhangi bir durumla karşılaşmadığımızı söyleyebiliriz.
“ŞİNCİANG’DA 10 GÜN” YAZI DİZİMİZİN 4’ÜNCÜ BÖLÜMÜ YARIN
Erdal Emre
Yön Haber