Ukrayna’ya dönük uluslararası aşırı sağın ilgisi 2014’teki Maydan Darbesi’nin ardından başlarken bölgeye dönük militan akışı hızı Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısıyla büyük artış gösterdi.
Ukrayna’nın büyükelçiliklerini paralı asker kayıtları için başvuru merkezi haline getirmesini takiben Batılı ülkelerden birçok ‘gönüllü’ ülkeye geçmek için harekete geçmişti. Ukrayna paralı asker kaydını “sadece dost devletlerin” vatandaşları arasından kabul ederken aşırı sağcılar ve ‘gerçek zamanlı çatışma deneyimi’ arayanlar bir ay önce bölgeye akın etti. Bu isimler şu ana kadar bölgede aradıklarını bulamamış görünürken, Rusya’nın Ukrayna’nın en batısında bulunan paralı asker eğitim üssünü vurması onlar açısından bardağı taşıran damla oldu.
Pasaportlarına el konuldu
Rusya, Lviv’deki “Yabancı Lejyon” eğitim üssüne dönük saldırısında 100’ün üzerinde paralı askerin öldüğünü iddia etmiş, Ukrayna ise ölümlerin 35’le sınırlı olduğunu öne sürmüştü. Ancak saldırının ardından yabancı militanlar sosyal medya üzerinden yaptıkları paylaşımda ülkeden ayrılmaya çalıştıklarını ancak Ukrayna askerlerinin pasaportlarına el koyup kendilerini zorla cepheye sürdüğünü anlatmaya başladı.
‘Silah vermeyip 10 mermiyle cepheye yolluyorlar’
ABD’li Henry Hoeft, Ukrayna’dan kaçanlardan biri. 27 yaşındaki bir neo-Nazi olan Hoeft, sosyal medya üzerinden yayınladığı videosunda Gürcistan Lejyonu’nun parçası olduğunu beyan ederek şunları kaydediyordu:
“Üssümüz s***p atıldı, yanımızdaki üs de s***p atıldı. Amerikalılar, İngilizler, bir yığın İngiliz öldü. [Ukraynalılar] bize bir şey söylemiyor, ölülerimizi kendi ölüleriymiş gibi sayıyorlar. Bizi s***n silah ve ekipman bile olmadan Kiev’e göndermeye çalışıyorlar. Silah alabilecek kadar şanslı olanlarsa ancak 10 s***n mermisini alabiliyor. Bizim grubu Kiev’e göndermeye kalktıklarında ‘hayır’ dedik, bir sürü Amerikalı, İngiliz Kanadalı… Onlar da bize dedi ki: ‘Buradan s***r olun gidin yoksa sizi sırtınızdan vuracağız.’ Ben, bir İngiliz ve bir Amerikalı daha bir tane s***n ambulansının arkasına saklandık. Sınıra vardık, bu bambaşka bir mevzuydu. Sınırda askeri teçhizatınız varsa sizi s**e s**e aradan çekip cepheye geri yolluyorlar.”
Sınırdan bir grup İngiliz özel harekâtçının kendilerini saklaması ve Kızıl Haç üniforması vermeleri sayesinde geçebildiklerini aktaran Hoeft, “İnsanlar buraya gelmekten vazgeçmeli! Bu bir tuzak! Ve gitmenize izin vermiyorlar!” dedi.
Hoeft amacı ‘II. ABD İç Savaşı’nı başlatmak olan silahlı bir neo-Nazi çete ‘Boogaloo Bois’ üyesi. Kendisi Ukrayna’ya giderken ABD basını tarafından bir kahraman şeklinde lanse edilmişti.
‘Tüm ülkelerden özel kuvvetler personeli vardı’
Bir Brezilyalı neo-Naziyse sosyal medya paylaşımında kaçışını şöyle anlatıyor:
“Konuşamıyorum bile. Tüm ülkelerden özel kuvvetler personeli vardı: Fransa, tüm Avrupa, Çin, Güney Kore, Şili, ABD, Kanada, tüm dünya oradaydı. Ve basitçe, aldıkları bilgi herkesin öldüğü. Herkesi bitirmeyi başardılar. Bunu anlayamazsın. Lejyon tamamen yok edildi. Tanrıya şükür daha önce ayrılmayı başardım”
Neo-Nazilerin Gürcistan Lejyonu’nda sıhhiyeci olduğunu beyan eden TikTokçu ‘salceyy2’yse yayınladığı videolarından birinde “Eğer Ukrayna’ya gelmek isteyen ya da Gürcistan Lejyonu’na katılmak isteyen bir tanıdığınız varsa ona lütfen şunu iletin ‘Sakın gelmeyin!’ İnsanları ön cephelere herhangi bir silah ya da teçhizat olmadan yolluyorlar. Onlara gelmemelerini söyleyin” dedi.
Yanında başka bir militanla çektiği bir diğer videosundaysa TikTok fenomeni, kendisini yalancılıkla suçlayan takipçilerine cevap olarak silah arkadaşıyla şu diyaloğunu paylaştı:
+ İnsanları silah olmadan cepheye yolladıkları doğru mu? – Evet cepheye çok yakın üslere herhangi bir silah olmadan yollananlar oldu. + Kiev’deki üslerde silah verilmeden devriyeye yollananlar oldu, [suçlama paylaşımını göstererek] bu bir zırva değil. Yollandıktan 3 gün sonra bile eline silah geçmediğini söyleyenler var.
TikTokçu militan da “elinize silah verseler bile yanında sadece içinde on mermi olan bir şarjör veriyorlar” diye ekliyor.
İspanya’dan savaşa katılmaya gelen bir faşist militan da kaçanlar arasındaydı. Rusya’nın saldırısını takiben Polonya’daki İspanyol basınına konuşan militan, savaşa katılmaya gelen başka militanlarla birlikte Ukraynalı mültecileri taşıyan bir otobüse atlayıp kaçtığını ifade etti:
Polonya’ya kaçan faşist militan Rusya’nın bombalarının nasıl düştüğünü anlatıyor. Militan İspanya’dan ABD’den ‘hemen hemen tüm dünyadan’ gelenlerin olduğunu kaydediyor.
‘Reddit lejyonu’
Bir başka kaçış hikâyesiyse Reddit’ten geldi. Savaşın ardından Ukrayna’ya gönüllü yollamak amacıyla sosyal medya platformunda oluşturulan grup içinden bölgeye gidenler pişman olduklarını söylediler. Bir Reddit kullanıcısı Rusya’nın üssü bombalamasını takiben diğer silah arkadaşlarının beyanlarıyla paralel olarak “Kalanların hepsi Kiev’e yollanacak ve çoğu ölecek.” derken komutanlarındansa “Birkaç deli Ukraynalı” olarak behsetti. Diğer Reddit kullanıcılarına “gelmemelerini” tavsiye eden Redditçi, “Lejyon’la Kiev’e gitmek s***n ölüm fermanıdır” ifadelerini kullandı.
Reddit kullanıcısının daha sonradan sildiği mesajları
Saldırının öncesindeki durum da farklı değildi
Ülkeye gittikten sonra Ukraynalıların kendilerine süresiz sözleşme imzalattırmaya kalktıklarını görünce ayrılan bir eski İngiliz asker de The Economist’e verdiği demeçte üslerdeki eğitimlerin sadece ilk iki gün harita okuma, üçüncü günse atış poligonunda geçmek üzere üç gün sürdüğünü, ardından militanların cepheye sürüldüğünü kaydetmişti. 25 yaşındaki Jake Priday, dergiye verdiği demeçte paralı askerler Ukrayna’nın verdiği maaşın ayda 7 bin grivna (182 dolar veya 3 bin 512 lira) olduğunu söylemişti.
Priday’ın beyanlarında dikkat çeken ayrı bir noktaysa Ukraynalıların kendilerine dayattıkları sözleşme kapsamında militanların Ukrayna’daki sıkıyönetim kapsamında ülke vatandaşlarıyla aynı statüde kabul edilecek olmasıydı. Sıkıyönetime göre 18 ila 60 yaşındaki hiçbir erkek ülkeyi terk edemiyor.
Eski bir askeri sıhiyeci olan 34 yaşındaki Jason Haigh adlı İngiliz mititan da 9 Mart’ta The Sun gazetesine verdiği demeçte, Hostomel Havalimanı’na doğru bölüğünün gittiği esnada Rusya birlikleri tarafından saldırıya uğradıklarını ancak destek kuvvetler gelince kurtulduklarını anlatmıştı. Ancak gelen Ukraynalı destek kuvvetleri Gürcistan Lejyonu üyesi Jason Haigh ve bir ABD’li silah arkadaşını “Rus ajanı zannedip” gözaltına aldı.
Kendilerine plastik kelepçe takılıp karanlık bir yere götürüldükten sonra bir süre boyunca işkence gördüklerini kaydeden Haigh, “Bize Rusça bağırıyorlardı, onlara İngiliz olduğumu söyledim, 8 ila 9 kere bana vurdular. Kötü kafa travması yaşadım ve ağır kanamam vardı.” dedi.
Ancak kendisinin kim olduğunu daha sonra öğrenen Ukraynalılar Haigh’i ‘serbest bırakıp’ Lviv’deki Lejyon üssüne geri yolladı. Haigh’se daha sonradan buradan Polonya’ya kaçıp İngiltere’ye geri döndü.
Avustralya hükümeti 15 Mart’ta gönüllülerin Ukrayna için “harpte harcamalık” haline gelebileceği konusunda uyarmıştı.
Yabancı Lejyon ile Ukrayna’nın neo-Nazi Azov Taburu arasında açık bağlantılar da mevcut. Uluslararası Lejyon’un üyelerinin paylaştığı fotoğraflarda arka planda Azov’un uluslararası sekreteri Olena Semenyaka’nın olması dikkat çekiyor. Semenyaka’nın Yabancı Lejyon ve Gürcistan Lejyonu’na dönük düzenli teftişlerde bulunduğu ifade ediliyor.
Olena Semenyaka, ilk resimde sol üstten beşinci, ikinci resimde soldan ikinci.
ABD’li aşırı sağcı “Coffe or Die” (Kahve ya da Geber) adlı yayın organıysa savaşın öncesinde kurulmuş Gürcistan Lejyonu’na dair bir kısa propaganda videosu hazırlamıştı. Söz konusu belgeselde ABD’li, Arnavut ve Gürcü askeri eğitmenler tarafından eğitilen Batılı neo-Nazi gençler görülüyordu. Aşırı sağcı yayın organı daha sonra YouTube kanalından videoyu kaldırmıştı.
Gürcistan Lejyonu’na dair hazırlanan propagandadan bir kesit. Ocak ayında yüklenen video daha sonra kaldırıldı.