Yeni Zelanda’da 51 kişiyi öldüren cami saldırganı kendisine verilen müebbet hapis cezasına itiraz etti. Saldırganın avukatı, müvekkilinin ‘suçunu kabul ettiğini’ söyledi.
ÜLKENİN İLK MÜEBBETİ
Yeni Zelanda’nın Christchurch kentinde bulunan iki camiye yarı otomatik silahla girip 51 kişiyi öldüren saldırgan Brenton Tarrant, şartlı tahliye olmaksızın hapis cezasına çarptırıldı. Tarrant’ın 2019 yılında 51 kişiyi öldürmesi ve diğer 40 kişiyi de öldürmeye yeltenmesi, ülke tarihinin en korkunç toplu katliamı olarak görülüyor.
Olayın ardından Yeni Zelanda yargısı Tarrant’a verdiği ceza ile birlikte ilk kez bir kişiyi ömür boyu hapis cezasına çarptırmış oldu. Tarrant’ın avukatı Tony Ellis, bir radyo kanalına yaptığı açıklamada suçunu kabul eden müvekkilinin yargılanmayı beklerken ‘insanlık dışı ve küçük düşürücü muameleye’ maruz kaldığını söyledi.
‘İNSANLIK DIŞI MUAMELE ADİL YARGILAMAYI ENGELLEDİ’
Kısa süre önce Tarrant’ın vekaletini alan Ellis, “Duruşmayı beklerken ve sonrasında kendisine yönelik muamele nedeniyle en kolay yolun suçunu kabul etmek olduğuna karar verdi” ifadeleri ile müvekkilin sözlerini aktardı. Ellis, Tarrant’ın bu ifadelerle ‘maruz bırakıldığı insanlık dışı ve aşağılayıcı muamelenin adil yargılanma sürecini engellendiğini kast ettiğini’ aktardı.
Avustralya vatandaşı Tarrant Christchurch kentindeki iki camiyi askeri kıyafetler ve yarı otomatik silahlarla basmış, burada cuma namazı için toplanan Müslümanlara ateş açmıştı. Katliamın görüntüleri ise bizzat kafasındaki kaska yerleştiği kameri ile Tarrant tarafından canlı olarak paylaşılmıştı.