Ankara’nın Mamak ilçesinin Misket Mahallesi’ndeki binaların kapılarına “Müslüman Olmak Neyi Gerektirir” başlıklı bildiriler bırakıldı.
Cumhuriyet’in haberine göre; IŞİD’ın görüşlerinin savunulduğu ve şeriat propagandasının yapıldığı bildiride, Atatürk ilke ve inkılapları, demokrasi ve hatta oy kullanma hakkı bile hedef alınarak, “Türkiye de yaşayan insanlar olarak çok iyi biliyoruz ki 1920’lerden sonra hakimiyet yani emir ve yasak koyma Allah’a değil millete verilmiştir. Hatta Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir denmektedir. Türkiye de şeriat yani Kuran Kanunları değil (insanların kendi kafalarından çıkardıkları kanunlar) geçerli. Demokrasi de, laiklik de İslama tamamen ters olan küftir sistemleridir” denildi.
Bildiriyi kimin ya da kimlerin dağıttığı bilinmezken, bildirilerin sonunda “Bize ulaşmak isterseniz facebook adresimiz: Fatih Sadri” notu görüldü.
Bildiriye tepki gösteren CHP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, “Mamak’ta binaların kapılarına, demokrasi ve laikliği küfür, oy kullanmayı kafirlik sayan, imamların ve devlet memurların dinden çıktığını söyleyen, Atatürk’ü ve orduyu aşağılayan şeriat bildirileri bırakıldı. Sokağa çıkma yasağında bu provokasyona kim göz yumdu?” dedi.
Bildiride yer alan skandal ifadeler şöyle:
“Demokrasi de, laiklik de İslam’a küfürdür”
“Türkiye’de yaşayan insanlar olarak çok iyi biliyoruz ki 1920’lerden sonra hakimiyet yani emir ve yasak koyma Allah’a değil millete verilmiştir. Hatta Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir denmektedir. Türkiye de şeriat yani Kuran Kanunları değil (insanların kendi kafalarından çıkardıkları kanunlar) geçerli olmaktadır. Bu yetmiyormuş gibi birde Laiklik şartı vardır. Yani dinin emirleri devlet işlerine karıştırılamazmış. Çıkarılan kanunlar dine uygun olamazmış! Bu sebeple demokrasi de, laiklik de İslam’a tamamen ters olan küfür sistemleridir.”
“Küfür sistemini ayakta tutmak kafirliktir”
Oy verenlerin dahi hedef alındığı bildiride şu ifadeler yer aldı:
“Gelelim oy verenlere: oy verenlerde laikliğe ve demokrasiye bağlı kalacaklarına dair yemin edecek olan ve Allah’ın indirdiği hükümlerle hüküm vermeyecek olan kimselere oy verip devletin başına idareci olarak getirdiklerinden dolayı imandan çıkarlar, Başka bir ifade ile demokrasi partilerle ayakta durur, partilerde oylarla ayakta durur. Küfür sistemini ayakta tutmak kafirliktir.”
Bildirideki skandal ifadeler bununla da kalmadı. Günümüz modern eğitiminin de hedef alındığı bildiride, “İsterse bu okulun adı imam hatip olsun isterse özel okul olsun yine çocuklar gönderilemez” denildi:
“Atatürk’ün devrimleri, iyi bir şeymiş gibi öğretiliyor”
“İmanı bozan şeyler sadece partilerde mevcut sayılmasın. Günümüz okullarında da mevcuttur, Ders kitaplarında Atatürk’ün İslam’a zıt olarak yaptığı devrimler iyi bir şeymiş gibi öğretiliyor. Mesela Şeriat bizi geri bıraktı. En iyi yönetim Demokrasidir. Laikliktir. Arap harfleri karma burma olduğu için harf devrimi yapıldı. Latin harfleri getirildi. Kadın ve erkek kıyafetleri değiştirildi. Zina, faiz, içki daha bir çok şeyler serbest bırakıldı. 23 Nisan, l9 Mayıs, 29 Ekim gibi günler bayram olarak kutlandı. Çünkü bu günlerde hakimiyet hakkı millete verildi. Yani şeriat kanunları kaldırıldı.
“Çocuklar okula gönderilemez”
Halbuki bir fetvada “bir kimse nevruz günü (Mecusilerin ilkbaharın gelişini kutladığı gün) kafirlerin toplandığı yere giderse kafir olur” diye yazılıdır. Değil bir diploma için hatta dünya bile verecek olsalar imanımızı bozacak şeyler yapmayın. Çünkü ölünce azabı vardır. Böyle bir devletin açtığı ve açılmasına izin verip gözetim altında tuttuğu bu okullara, isterse bu okulun adı imam hatip olsun isterse özel okul olsun yine çocuklar gönderilemez.”