Terör örgütü PKK tarafından Gara’daki mağarada tutulan, aralarında asker ve polislerin de olduğu 13 yurttaşın kurtarılması için yapılan operasyonu değerlendiren emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, “Gara operasyonunu çok başarılı takdim etmek suretiyle rehine kurtarma operasyonunun olumsuz sonuçları örtülmeye çalışılmıştır” dedi. Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen de “Burada başarı kriteri Gara’daki rehinelerin canlı olarak kurtarılması, harekâtı yapan askerlerin güvenli bir şekilde harekâtı yapmasıdır. Sonuca baktığımızda bunun başarılı bir operasyon olduğunu söylemek mümkün değil” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet’ten Hüseyin Hayatsever’in haberine göre; Gara harekâtını askeri açıdan değerlendiren emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, “Belli ki bu bir rehine kurtarma operasyonuydu. Rehinelerin bulunduğu yerin istihbari olarak belirlendiği anlaşılıyor. İyi bir maksatla yola çıkılmış ancak başarı olasılığı düşük bir operasyona girişilmiş. Büyük ve saygın bir gayret sarf edilmiş. Bu uğurda şehitler verilmiş. Her operasyon başarılı olmaz. Buraya kadar hiçbir itirazımız olamaz. Ama sonuçta başarısız olunmuştur. Gizliliğin muhafazası esastır. Yapılan yanlış ise sonuçların kamuoyuna takdim ediliş biçimindedir. Gara operasyonunu çok başarılı takdim etmek suretiyle rehine kurtarma operasyonunun olumsuz sonuçları örtülmeye çalışılmıştır. Operasyona nasıl karar verildiğini bilmediğimiz için yüksek riskli bir operasyonun karar sorumluluğunun kime ait olduğunu bilmiyorum. Belli ki operasyona olur verme kararı yanlıştı. Sonuçtan bunu anlıyorum” diye konuştu.
‘KISA VADELİ BAŞARI ARAYIŞININ SONUCU’
Operasyon kararını siyasi iradenin verdiğini belirten Yavuz, “Ancak acaba askerin ‘hayır olmaz’ diyebileceği bir ortam mevcut mudur? Olduğunu sanmıyorum. Böyle önemli bir ders çıkarmalıyız. Yani her şey özgürce karşılıklı olarak konuşulmalıdır. Böylece hesapsız risk almanın önüne geçilmiş olur” ifadelerini kullandı. Operasyonun “açık bir başarısızlık örneği” olduğunu belirten Yavuz, “Bu operasyonun geri planında aşırı yükselen özgüven ve kısa vadeli başarı elde etme arayışı yatmaktadır” diye konuştu.
‘BAŞARIDAN SÖZ ETMEK MÜMKÜN DEĞİL’
Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen de Gara’da hava harekâtıyla birlikte rehin kurtarma operasyonunun büyük riskler içerdiğine dikkat çekerek “Rehin kurtarma operasyonu, en zor harekât şeklidir. Çünkü çok sağlam istihbarat, bu istihbarat üzerinde iyi planlama gerektirir. Arazi ve hava şartları da çok zor. Rehin kurtarma operasyonunun başarılı olup olmadığının kriteri şudur; amaçlanan hedefe ulaşıldı mı? Burada başarı kriteri Gara’daki rehinelerin canlı olarak kurtarılması, harekâtı yapan askerlerin güvenli bir şekilde harekâtı yapmasıdır. Sonuca baktığımızda bunun başarılı bir operasyon olduğunu söylemek mümkün değil” dedi.
‘PLANLAMA SAFHASI HATALI’
Akar’ın açıklamalarından, rehinelerin tutulduğu mağaranın planının, harekât bittikten sonra elde edildiğinin anlaşıldığına dikkat çeken Eslen, şöyle konuştu: “TSK, mağaranın yeri hakkında doğru bir istihbarat yapmış, ancak mağaranın kendisi hakkında bir istihbarat yapmamış. Mağaranın istihbaratı elinizde olsa bile çok riskli. Burada yetkili olsaydım bu harekât planı önüme geldiğinde harekatı başlatmazdım. TSK bu harekâttan ders çıkarmalıdır.”
Mevcut bilgilerle askeri operasyonla rehine kurtarmanın imkânsız olduğunu söyleyen Eslen, “Fakat bu, siyasetin göreviydi, askerin görevi değil. Burada mevcut şartlarla askeri yöntemin kullanılmasının hata olduğunu gördük” dedi. Eslen, Akar’ın askeri operasyonları sevk ve idare etmesini de eleştirerek “Milli Savunma Bakanı eski bir askerdir ancak şu anda siyasetçidir. Milli Savunma Bakanı’nın her askeri harekâtta boy gösterdiğini görüyoruz, bu TSK emir-komuta sistemi açısından yararlı değildir. Milli savunma bakanları askeri birlikleri dolaşır, bu normaldir, ancak harekâtları sevk ve idare etmezler. Harekâtın sevk ve idaresini oradaki komutan yapmalıdır, askeri harekâtın sevk ve idare sisteminin esası budur” diye konuştu.
Eslen, iktidarın kullandığı “PKK’nin belini kırdık, terörle mücadelede başarılıyız” söylemini de eleştirerek “Terörle mücadelede başarının kriteri, terör örgütünün başarı umudunu yok etmektir. PKK/ YPG’nin başarı umudu yok edilebildi mi? Türkiye’nin içinde PKK’li sayısı azalmış olabilir. Fakat bu, PKK’nin kökünün kazındığı anlamına gelmez. PKK/YPG’yle mücadelenin esas odağında Suriye olmalıdır. Suriye’de de asıl muhatap ABD’dir” dedi.