HDP Gaziantep Milletvekili Mahmut Toğrul, İstanbul Finans Merkezinin bir gayrimenkul projesinden ibaret olduğunu ifade etti. İstanbul Finans Merkezinin, bugün itibarıyla bakıldığında, bir gayrimenkul yap-sat projesinin ötesine geçecek bir proje olmadığını savunan Toğrul, “Finans merkezi olmanın koşulu, devasa bir kampüs inşa etmek değildir.” dedi. Toğrul, İstanbul Finans Merkezinin uluslararası bir finans merkezi haline gelmesi için hukuk devleti ilkelerine riayet edilmesi, öngörülebilir yasal çerçevelerin hukuk ve ekonomi kurumlarına olan güveni sağlaması, demokrasi, insan hakları ve özgürlüklerinin güvence altında olması gerektiğini söyledi.
CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener, “İstanbul Finans Merkezi” adı altında verilen bu kanun teklifinin bir inşaat ve rant alanı oluşturmaya yönelik düzenlemeleri içerdiğini öne sürerek, “Onun için bu teklifle birlikte ortaya bir finans merkezi çıkmaz.” dedi.
İYİ Parti Antalya Milletvekili Feridun Bahşi, HSK’nin yaz kararnamesiyle 5 bin 75’i adli, 351’i idari yargıda olmak üzere toplam 5 bin 426 hakim savcının yerlerinin değiştirildiğini belirterek, “Görev yaptıkları mahkemelerde talimatla karar verenler ödüllendirildi; adaletten yana, yargı bağımsızlığından yana, hukukun üstünlüğünden yana tavır koyup hukuki görüş bildirenler ise cezalandırıldı.” yorumunu yaptı.
HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu da HSK’nin yaz kararnamesine işaret ederek, “Önce seçim yasasıyla il ve ilçe seçim kurullarının seçilme şeklini değiştirmiştiniz, şimdi de bu görev yeri değişiklikleriyle temmuzdaki kuralar çekilmeden önce kurullarda yer alacak yargı mensupları değiştirilmiş oluyor. Belli ki amaç; kritik il ve ilçelerde seçim kurullarına girecek isimleri kendinize göre belirleyebilmek. Ne yaparsanız yapın seçim güvenliğimizi sağlayıp sandıkları kendimiz ve halkımız koruyor olacağız.” diye konuştu.
CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, İstanbul Finans Merkezi Kanun Teklifi’nin, İstanbul Finans Merkezinde gerçekleştirilen faaliyetleri ve bu faaliyetlere dair teşvik, indirim, istisna ve muafiyetlerini düzenlediğini belirterek, “Öncelikle söylemem gerekir ki sağlamaya çalıştığınız muafiyetlerin birçoğu açıkça Anayasa’ya aykırıdır. Kanun teklifiyle Türk parasından vazgeçmektesiniz.” dedi. Kanun teklifiyle Türkçe’den de vazgeçildiğini savunan Arı, “Bu, Anayasa’ya açıkça aykırıdır çünkü bizim dilimiz Türkçe’dir. Ancak siz bu finans merkezinde yapılacak olan muamelelerde Türkçe’nin kullanılmasından açıkça vazgeçildiğini bu kanun teklifine yazmaktasınız.” ifadelerini kullandı.
Teklif daha sonra TBMM Genel Kurulunda yapılan oylamayla kabul edildi.
(DHA)