CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, “İktidar, insanların feryadını duymaktan uzak, çözüm önerileri yerine yalnızca günü kurtarmak için yapılan göstermelik düzenlemelerle halkımızı oyalıyor. Asgari ücret belirlenirken birilerinin lüks araçlarının masrafları, sarayın elektrik faturaları değil; halkın sofrasına koyduğu ekmek, çocuğuna aldığı süt dikkate alınmalıdır. Asgari ücret, insan onuruna yaraşır bir seviyeye çıkarılmalı ve gerçek enflasyon oranında artırılmalıdır. Bu bir lütuf değil, devletin vatandaşına olan borcudur” dedi.
CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında iktidarın ekonomi politikasını eleştirdi. Asgari ücret belirleme sürecinin öncesinde TÜİK’in enflasyon verilerinin yanıltıcı olduğunu söyleyen Genç, şunları söyledi:
GERÇEKLER HALKIN MUTFAĞINDA KAYNAYAN TENCEREDE SAKLI
“Türkiye, tarihinin belki de en ağır ekonomik krizlerinden birini yaşıyor. Hayat pahalılığı, işsizlik, gelir eşitsizliği… Her biri, vatandaşlarımızın omzunda taşınması giderek zorlaşan yükler haline gelmiş durumda. Fakat bu yükü paylaşması gerekenler; halkı için çalışması gerekenler, ne yazık ki halkın sorunlarına kör ve sağır kalıyor.
Mevcut asgari ücret, bırakın bir ailenin ihtiyaçlarını karşılamayı, bir bireyin dahi insanca yaşayabileceği bir gelir düzeyi sunmaktan çok uzak. Son açıklanan verilere göre, dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 20 bin 562 TL, yoksulluk sınırı ise 66 bin 976 TL’ye ulaşmış durumda. İstatistik oyunlarıyla, TÜİK’in makyajlanmış verileriyle halka pembe tablo çizmeye devam ediyorlar. ENAG’ın açıkladığı verilere göre yıllık enflasyon yüzde 86,76. Ancak TÜİK’e göre bu oran yalnızca yüzde 47,09. Gerçekler halkın mutfağında kaynayan tencerede saklıdır. Çocuklarına bir öğün yemek bile hazırlayamayan anneler, markette fiyat etiketlerini görünce eli cebine gitmeye korkan babalar bu ülkenin gerçek yüzleridir.
ASGARİ ÜCRET, İNSAN ONURUNA YARAŞIR BİR SEVİYEYE ÇIKARILMALI VE GERÇEK ENFLASYON ORANINDA ARTIRILMALI
Peki, Kayseri’de durum farklı mı? Elbette hayır. Şehrimizde SGK verilerine göre, asgari ücretten etkilenen yaklaşık 286 bin kişi var. Bu insanlar, hayat pahalılığına karşı her gün yeni bir mücadele veriyor. Ancak görüyoruz ki iktidar, bu insanların feryadını duymaktan uzak, çözüm önerileri yerine, yalnızca günü kurtarmak için yapılan göstermelik düzenlemelerle halkımızı oyalıyor. Asgari ücret belirlenirken birilerinin lüks araçlarının masrafları, sarayın elektrik faturaları değil; halkın sofrasına koyduğu ekmek, çocuğuna aldığı süt dikkate alınmalıdır. Asgari ücret, insan onuruna yaraşır bir seviyeye çıkarılmalı ve gerçek enflasyon oranında artırılmalıdır. Bu bir lütuf değil, devletin vatandaşına olan borcudur.”
KAYSERİ HALKI, YALNIZCA SEÇİM DÖNEMLERİNDE HATIRLANMAYI DEĞİL, HAK ETTİĞİ YARATIMLARI ZAMANINDA ALMAYI TALEP EDİYOR
Seçim bölgesi olan Kayseri’de de durumun farklı olmadığını belirten CHP’li Genç, kentin sorunlarına ilişkin de şu açıklamaları yaptı:
“Kayseri, Türkiye’nin coğrafi olarak tam kalbinde yer alan, üretim gücü ve ekonomik katkılarıyla ülkemizin önemli merkezlerinden biridir. Ancak bu potansiyelin hak ettiği şekilde değerlendirilmesi için gerekli altyapı yatırımları yıllardır geciktirilmiş ya da ihmal edilmiştir. Bildiğiniz gibi Kayseri, AKP’nin kurulduğu günden bu yana en çok destek aldığı illerin başında gelmektedir. Ama geldiğimiz noktada şehre yapılan yatırımlarla mukayese ettiğiniz zaman AKP’ye verilen desteğin karşılığında Kayseri’ye yapılan yatırımların son derece düşük kaldığını hep birlikte görüyoruz.
Her ne kadar Türkiye’nin ortasında kalan bir şehir olsa da hızlı tren noktasında özellikle İstanbul’dan Ankara’dan geçip Sivas’a gitmekte olan trenin hattının yanlış tespit edildiğini ifade etmek istiyorum. O hızlı tren hattının kesinlikle Kayseri’den geçmesi gerekiyordu. Orta Anadolu’da ticaretin ve sanayinin merkezi olan bir Kayseri, o hattın eksikliğini çok fazla duymaktadır. Bunu ben bir eleştiri olarak Ulaştırma Bakanlığı’na, iktidar yetkililerine ve AKP’nin Kayseri’deki milletvekillerine ifade etmek istiyorum. Ulaştırma Bakanı geçtiğimiz yıl projenin 2028’de tamamlanacağını ifade etmişti. Ancak bugüne kadar gelinen süreçte somut bir ilerleme kaydedilmediğini görüyorum. Kredisinin sağlandığı, çalışmaların başladığı ifade ediliyor ama gördüğüm kadarıyla bu hızla giderse Kayseri’ye yapılacak hızlı tren 2028 değil 2038’den önce de yetişmeyecek. Kayseri halkı, yalnızca seçim dönemlerinde hatırlanmayı değil, hak ettiği yatırımları zamanında almayı talep ediyor.
Kayseri’deki havalimanını ağırlıklı olarak Kapadokya’ya gelen turistler kullanıyor. Dolasıyla bu da fiyatlarda artışa neden oluyor. Kayseri’den İstanbul’a ve farklı illere uçakla gitmek isteyen vatandaşlarımızın ulaşımında sıkıntılara sebep oluyor. Eğer Kapadokya’daki kapasiteyi artırmayacaklarsa bizim Ulaştırma Bakanlığı’ndan talebimiz Kayseri’ye uçak seferlerinin artırılması veya Kayseri’ye gelen uçakların kapasitelerinin artırılması.
Kayseri ihracat açısından Türkiye’de fazla veren illerin başında geliyor. Yaklaşık 4 milyar dolarlık ihracatı ve onun yaklaşık 2-3 katı kadar da bir iş ticaretine sahip, üretimin ve ticaretin başkenti olan Kayseri’den bahsediyorum. Kayseri, stratejik konumu ve ekonomik potansiyeliyle Türkiye’nin üretim ve ihracat merkezlerinden biridir. Ancak hızlı tren hattı, demir yolu bağlantıları, otoyol projeleri ve hava yolu seferlerindeki yetersizlikler, şehrimizin kalkınmasını engellemekte ve vatandaşlarımızın yaşamını zorlaştırmaktadır. Bu sorunların çözümü, yalnızca Kayseri’nin değil, tüm ülkenin ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkı sağlayacaktır.”
KAYNAK: ANKA