Eski Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak, HDP’nin cumhurbaşkanı adayı çıkarma kararı ve adaylık ile ilgili isminin geçmesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Kocaeli 1 No’lu F Tipi Cezaevi’nde Gerçek Gündem’den Filiz Gazi’nin sorularını yanıtlayan Kışanak, “Cumhurbaşkanı adayı olarak adınız geçiyor. Hangi olasılık halinde aday olmanız söz konusu?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili süreç, partimiz HDP tarafından yürütülmektedir. HDP’nin 6’lı masaya dahil olma veya seçim ittifakı yapma gibi bir talebi olmadığının ve her fırsatta ‘ortak aday’ vurgusu yaptığının altını çizmek gerekiyor. HDP’nin bu konudaki tutumu gayet nettir: “Muhalefet partileri tek adayla cumhurbaşkanlığı seçimine katılmalı ve ortak adayı belirleme sürecinde HDP’nin kurumsal kimliği muhatap alınmalı.” Bu eksende bir formül bulunabileceğini düşünüyorum.”
HDP SEÇMENİ DAHA ÇOK YAKLAŞIMLARLA İLGİLENİYOR
Gültan Kışanak, “Ortak adayı destekleme yönünde bir karar almanız durumunda; hangi isim ya da isimler HDP seçmeni tarafından kabul görür?” sorusuna, “HDP de HDP seçmeni de ‘isimlerden’ daha çok ‘yaklaşımlarla’ ilgileniyor. HDP seçmeni, politik taleplerinden azade, sadece ‘oy’ olarak görülemez. HDP seçmenine karşı ‘el mahkum’ siyaseti izlemek de sonuç alıcı bir yaklaşım değildir. HDP seçmeni, HDP’nin politik programında dile getirilen taleplerin gerçek sahibidir; HDP bu taleplerin temsilcisi, tüzel kişisidir. Bu nedenle HDP seçmeninin eşit yurttaşlık, adalet, demokrasi ve barış gibi taleplerini dikkate almayan muhtemel adayların, HDP seçmeninden, seçimi kazandıracak kadar oy alması mümkün değildir” cevabını verdi.
Kışanak, şunları ifade etti:
“HDP seçmenini ‘kazandıran’ değil; ‘kaybettiren’ pozisyonda görerek hesap yapmak da bu kez sonuç almayacaktır. HDP seçmeninin oyu; en az diğer tüm partilere verilen oylar kadar değerlidir. Bunu unutmamak ve eğer Altılı Masa’nın adayının bir demokrasi iddiası varsa, HDP’yi bu iddianın yanında konumlanmaya davet etmesi gerekir. HDP seçmeni bir kez daha, ‘mecburiyet’ duygusuyla, oy tercihinde bulunmayabilir.”