Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nu, Gelecek Partisi İstanbul İl Başkanlığı binasında ziyaret etti.
CHP lideri Kılıçdaroğlu’na Genel Başkan Yardımcıları Gamze Akkuş İlgezdi, Onursal Adıgüzel ve İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi eşlik etti.
Kemal Kılıçdaroğlu ve Ahmet Davutoğlu görüşmenin ardından açıklamalarda bulundu.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları
Kendi ülkemizde huzur içinde yaşamak istiyoruz. Elbette ki düşüncelerimizi söyleyeceğiz. Elbette eleştireceğiz. Kimin doğru yanlık yaptığına kararı millet verecektir. Birilerinin düşünceyi beğenmiyorum diye taşlarla sopalarla silahlarla saldırmalarını kabul etmiyoruz.
İktidar can ve mal güvenliğini sağlamalıdır. Seyirci olamazlar. Seyirci olamazlar can ve mal güvenliğini sağlamak zorundalar. Sayın genel başkanı geçmiş olsun dileklerimi iletmek için ziyaret ettim.
1970’li yılları iyi bilen birisiyim. Can ve mal güvenliği yoktu. Tekrar ülke aynı kaosa sürüklenebilir. Huzur içinde yaşamak birlikte yaşamak istiyoruz. Halkın hakemliğinde siyaset yapmak istiyoruz.
Tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Tansiyon yükselir mi? Ya da iktidar gündemi değiştirmek için bu tür yollara tenezzül edebilir mi? Her şeyi yapabilirler. İktidardan gitmemek için göze alamayacakları şey yoktur.
Başkentte Ankara’da siyasal partinin genel başkan yardımcısına geliniyorsa silahlarla sopalarla 18 dikiş atılıyorsa, kan kaybı varsa failler adil suçlu muamelesi görüyorsa konuşan kişiye terörist, darp eden kişi adi suçlu. Böyle bir devlet anlayışı olamaz. Nerede yargılanması lazım? Poliste hangi masanın bakması lazım? Organize suçlar. Gidiyor mu gitmiyor.
Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü; Biz vatandaşlarımıza şunu demek zorundayız önce Allah’a sonra kendinize sonra da kul hakkı yemeyen liderlere güvenin. Yeni yol haritası çizmek, bu yolda yürümek zorundayız.
Bu tür organize işler olur. Gündem saptırılmak istenebilir. Ama biz soğuk kanlılığımızı koruyacağız. Halkın hakemliği kadar güzel bir şey yoktur. Halkın gündeminden koparmak istiyorlarsa kopmamaya özen göstereceğiz.
Davutoğlu’nun açıklamasının satır başları
Ülkemiz ve insanlık kritik eşikten geçiyor. İki tip insan var. Ortak kader bilincine sahip olarak düşünenler ve insanları ayrıştıranlar.
Son günlerde özellikle siyasilere ve gazetecilere dönük olarak fiili saldırılara giden olaylar yaşıyoruz. Şahsen Selçuk Özdağ’a Gelecek Partisi’ne yapılmış bir saldırı değildir. Ülkenin bütün siyasilere yapılmış bir saldırıdır.
Eleştirileri beğenmezsek cuma namazına giderken hakarete saldırıya uğrayabilirler mesajı iletilmiştir. Aynı gün iki gazeteci de saldırıya uğramıştır. Aynı anda senkronize bir saldırıya uğramışlarsa bu piyonları harekete geçirenler önemlidir.
Sayın Genel Başkan’a teşekkür ediyorum. Bizi korkutamayacaklarını bilsinler. Selçuk Bey yoluna devam ediyor. Yaralanıyor. Ağır kan kaybıyla kaldırılıyor. Kol kemikleri kırılıyor. Belli duyarlı medya hariç haber olarak yer almıyor. Yer alıyorsa da sıradan bir kaza gibi yer alıyor. Dünyanın neresinde olursa olsun haberdir. Herkes yaptıklarıyla yapamadıklarıyla yazılacaktır.
Davutoğlu’ndan Bahçeli’ye tepki
Davutoğlu’nun Devlet Bahçeli’nin açıklamalarına verdiği yanıt şöyle oldu:
Bahçeli’yi hüzün ile okudum. Türkiye’de siyaset bu kadar seviyesini kaybetmemeli. Sayın Bahçeli’nin konuşmalarına baktığınızda Yusuf Has Hacip’ten hiç tat almadığı belli oluyor. Ortada bir saldırıyla yaralanmış kan kaybıyla hastaneye kaldırılmış genel başkan yardımcısı ve gazeteciler var. Bahçeli 3 gün bekledikten sonra konuşuyor ama kime konuşuyor. Yaralananlar mağdur olanlar olmamış gibi tehdit dili savuruyor. Dilin süsü olan sözden haberi yok. Bahçeli bunu yapıyor.
Sakinleşse, yüzüne süs takınıp güzel söz söylemeyi öğrense herkes rahatlayacak. Kınamıyor dikkat edin, geçmiş olsun demiyor. Aksine MHP camiasını konsolide etmeye yönelik mesajlar veriyor. Hiçbir siyasi partinin tabanını rencide edecek bir şey söylemeyiz. MHP tabanının da Bahçeli’nin kutuplaştırıcı dilinden rahatsız olduğunu biliyorum. Öncelikle Sayın Bahçeli’nin dili dolayısıyla kendisine çeki düzen vermesini tavsiye ederiz. Hiçbir tabanla derdimiz yok. Sayın Bahçeli Doğu Türkistan’da zulmü unutmuşken dile getiren de biziz. Kırım’da Türkçe’nin bayraktarlığını yapan da biziz. O camianın hassasiyetlerini biliriz o camia da bizi bilir. Bütün partilerin tabanlarının bizi bildiği gibi.
Bahçeli kendisine bir baksın. Bize Amerikan seçimlerini işaret ediyor açıklamasında. Sayın Bahçeli Türk devlet geleneğinde ilk defa binlerce yıllık gelenekten bahsederiz ya bir devlet başkanına ‘Aptal olma’ diyen ABD başkanı karşısında sessiz kalan sizsiniz. Biz bu milletin onurunu her yerde savunduk savunuruz.
Davutoğlu sözlerini şöyle sürdürdü; Bu toprakların Kürtçesi Yunusemre’nin Türkçesi kadar azizdir. Dili değerli kulan muhtevasıdır. Bizim Kürt vatandaşlarımız bana Serok Ahmet demişse alır başımızın üstüne koyarız.
Sayın Bahçeli hesap soracaksa birilerinden Serok Apo diyenlerden hesap sorsun bir seçim kazanmak uğruna. Yine bir seçim kazanmak uğruna Serok Apo diye anılan terörist başının kardeşini TRT’ye çıkaranlardan hesap sorsun. Bizim bu konularda sicilimiz de temiz zihnimiz de berrak.
Hadi bizi hedef gösteriyorsunuz. Gazetecilerle ne alıp veremediğiniz var. Hakkı hukuku yazan bir avuç gazeteci kaldı. Onları da mı susturmak istiyorsunuz? Bu psikoloji 70’li yıllarda kardeşin kardeşe şiddetin uyguladığı hangi kanattan olduğu fark etmeksizin genç fidanların toprağa düştüğü dönemin psikoloji. Biz barıştırmaya, acı tecrübelerden ders alanlarla yeni bir yol yürümeye geliyoruz.
Yarın parti kurulu toplantısında istişare ederek kapsamlı bir cevap vereceğiz. Susacağımızı sanmasınlar.