CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, Milli Eğitim Bakanlığı önünde oturma eylemindeki öğretmenler için, atama sonuçlarının açıklanmasını takiben basın açıklaması yaptı. CHP’li Çağdaş, ”Bir önerimiz var: Kaç kişi elendiyse. Yani 20 bin kişilik kontenjandan kaç kişi dışarıda kaldıysa diyelim bin 100. Bin 100 kişilik ek kontenjan verin. Ve bunu sadece KPSS sonuçlarıyla alın. Bütçe kanunu görüşüyoruz. Bütçe kanunu’na bir madde ekleyelim. Diyelim ki şu kadar sayıda öğretmen Milli Eğitim Bakanlığı’nın belirleyeceği branşlarda KPSS’yle alınır, kanun çıkaralım” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, Isparta Milletvekili Hikmet Yalım Halıcı, Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun’la birlikte Milli Eğitim Bakanlığı önünde oturma eylemi yapan öğretmenlerle basın açıklaması yaptı. Açıklamada şunları kaydetti:
”Bu saatlerde yirmi bin öğretmen atamasına yönelik İstanbul’da da bir etkinlik yapılacağı, Sayın Cumhurbaşkanı’nın da buna katılacağı bilgisini aldık. Yirmi bin öğretmenimize başarılar diliyoruz. Onlar Cumhuriyetimiz’in gelecek on yıllarında yetişecek çocuklarımızın rol modeli olacaklar. Onlar da aileleri çok mutludurlar kuşkusuz. Onlara başarılar diliyoruz. Onlar buradaki öğretmenlerin meslektaşları, yol arkadaşları, o cumhuriyet öğretmenlerine başarılar diliyorum. Ama burada da büyük bir hüzün var. Yağmurun altında burada insanlar soğukta bekliyorlar. Saatlerdir, haftalardır seslerini çıkartmaya çalışıyorlar. Buradan bu mağduriyeti Sayın Cumhurbaşkanı’na, Sayın Milli Eğitim Bakanı’na karar vericilerin hepsine defalarca ilettik.
HİÇ KİMSE BY MÜLAKATLARIN SONUCU HAKKANİYETLİ OLMUŞTUR DEMİYOR
Bugün mülakatlarda yaşanan budur. Arada bir nitelik farkı yoktur. Ve buradaki öğretmenlerin neredeyse tamamı mülakatlar iyi geçtiği için buna sevinmiş hatta mülakat grupları tarafından takdir edilmiş. Hayırlı olsun. Aramıza hoş geldiniz denmiş olan insanlar. Şimdi devlet yönetiminde kamu yararı esastır. Devlet yönetiminde hatadan dönmek esastır Milli Eğitim Bakanı’nın mülakat inadını anlamakta zorlanıyoruz. Çünkü mülakatın sonucu olarak elenmediler. Başka illerin, başka saiklerle puan vermesinden dolayı elendiler. Kimisi beş puan, on puan, yirmi bir puan fazla verilmiş olan aday var. 1 puanla binlerce kişinin önüne geçiyorsunuz. 21 puan fazla almış olan aday var. Bu haksızlık. Burada bir yaşında çocuğuyla gelmiş olanlar. Annesi babasıyla gelmiş olanlar. Hamileyken bunlara çalışmış olanlar. Depremzede olup çadırlarda, sonrasında konteynerlerde çalışmış olanlar var. Ve AK Parti ve MHP milletvekilleri de dahil olmak üzere hiç kimse bu mülakatların sonucu hakkaniyetli olmuştur demiyor. Herkes doğru olmadı diyor.
BÜTÇE KANUNUNA BİR MADDE EKLEYELİM
Çok basit bir önerimiz var: Kaç kişi elendiyse. Yani 20 bin kişilik kontenjandan kaç kişi dışarıda kaldıysa diyelim bin 100. Bin 100 kişilik ek kontenjan verin. Ve bunu sadece KPSS sonuçlarıyla alın. Ve bütçe kanunu görüşüyoruz. Bütçe kanununa bir madde ekleyelim. Diyelim ki şu kadar sayıda öğretmen Milli Eğitim Bakanlığı’nın belirleyeceği branşlarda KPSS’yle alınır. Bu kanun çıkaralım. Bir madde ve bütün bu öğretmenlerin sorunlarını ve gözyaşlarını giderelim. Böyle olmaz. Zulümle devlet yönetilmez. İnatla devlet Millet yönetilmez. Kibirle cevap verilmez.
BÜYÜKLÜK HATADAN DÖNMEKTİR
Buradan bir kez daha sesleniyoruz. 20 bin kişi mutlu olacak bugün. Ama burada binlerce öğretmen adına gelmiş Türkiye’nin dört bir yanından gelen öğretmenler var. Kıymayın bu öğretmenlere. Yapmayın. Büyüklük hatadan dönmektir. Bunu yapabilirsiniz. Sayın Cumhurbaşkanına Sayın Milli Eğitim Bakanı’na, Hazine ve Maliye Bakanına sesleniyoruz. Bu çocuklar devlete emanet. Bunlar milletin çocukları. Lütfen haklarını verin. Ve bu öğretmenlerimizin mağduriyetini giderin.”
O YAZILARI NASIL YAZDIRTIYORSUNUZ
Hak arayan öğretmenlere yönelik çeşitli siyasi parti ve örgütlere üyelik gibi suçlamalar yapıldığını söyleyen Özçağdaş, ”Yok o öğretmen yok bu öğretmen bu kişiymiş. Ya insanda biraz utanma olur ya.. Binlerce insanın hakkı yenmiş. Siz A kişisi şu siyasi görüştenmiş. B kişisi bu siyasi görüştenmiş yayınlar yapıyorsunuz. TRT’den yayınlar yaptırıyorsunuz. Yapmayın. Bunun size bir yararı yok. Bu ülkeye bir yararı yok. Bu öğretmenler içerisinde başta Cumhur İttifakı olmak üzere herkese oy vermiş insanlar var. Ya nasıl vicdansız insanlarsınız? O yazıları nasıl yazdırtıyorsunuz? Gelin burada bu insanları tanıyın. Kim vermiş? Nelermiş? Öğrenin. Bu haksızlığı daha fazla büyütmeyin. Bunu da eklemek istedim.”
BİZ HAK ARAMA NOKTASINDA MEYDANLARA ÇIKTIĞIMIZ İÇİN ADIMIZ ÇEŞİTLİ ÖRGÜTLERLE ANILIYOR
Mülakat mağduru bir öğretmen “Suat vekilimizin dediği gibi de bugün biz hak arama noktasında meydanlara çıktığımız için adımız çeşitli siyasi isimlerle, çeşitli örgütlerle anılıyor” diyerek şunları kaydetti:
”Bakın buradan açık bir davettir. İspatlamazlarsa namerttirler. Eğer iddia odur ki biz böyleysek devletin polisi hemen karşımızda duruyor. Eli kolu bağlı değil. Gelip bizi gözaltı da etsinler. Eğer bir mukavemet gösterirsek namerdiz. Ama eğer birazcık haysiyet, birazcık şeref varsa iddiaya koyduğu o iddiaları ispatlayacaklar. İspatlamazlarsa münferitler.”
BİZİ KALKIP DEVLET DÜŞMANI OLARAK GÖSTERMESİ ADİL DEĞİL
Bir başka mülakat mağduru öğretmen ise şunları söyledi:
”Mücadeleyi veriyoruz. Alanımızda derece yaptık bunun derdini anlatmaya çalışıyoruz. Mülakatlar adil değil diyoruz. Sürekli bunu söylüyoruz ama bir muhatap bulamıyoruz. Yani Bakan Tekin’e söylüyoruz. Gelin bizle görüşün… Bizi kalkıp devlet düşmanı olarak göstermesi adil değil. Eğer bir kaydımız bir şeyimiz varsa buyurun gelsinler.”
KAYNAK: ANKA