Önemli kısmını Vatan Partisi’den ayrılanların oluşturduğu Sosyalist Cumhuriyet Partisi’nin kurucuları arasında, 68 gençlik hareketinin önderleri, işçi ve memur mücadelesine önderlik etmiş kişiler, medya dünyasının tanınmış simaları, sanatçılar, kadınlar ve gençler yer aldı.
Sosyalist Cumhuriyet Partisi’nin 3 gün süren kuruluş toplantısında kurucuların tamamının önergesiyle Genel Başkan olarak Mehmet Bedri Gültekin belirlendi.
Partinin Genel Sekreteri ise, 68 kuşağının liderlerinden Kamil Dede oldu.
Genel sayman olarak Avukat Önder Kırmızıtaş’ın belirlendiği toplantıda, Gülgün Feyman Budak, Hıdır Hokka, Esin Ergenç ve Osman Aydın Şahin Genel Başkan Yardımcıları, Yılmaz Ersezer, Mehmet Akkaya, İsmail Durna ve Murat Soycan Başkanlık Kurulu Üyesi olarak belirlendiler.
Genel Merkez yöneticilerinin de içinde olduğu 40 kişilik Merkez Karar Kurulunda da (MKK) yer alan isimler şöyle;
Ahmet Akkaş, Alev Aksu, Ali Çataltepe, Ali Ömer Şahin, Behzet Can, Cemal Topaloğlu, Erol Baykan, Esin Ergenç, Fatih Veli Ölmez, Gazi Ateş, Gökhan Onater, Güçlü Pilaslı, Gülabi Demir, Gülgün Feyman Budak, Gürbüz Çuhadar, Gürsel Güzel, Hacer Nursel Durgun, Hasan Bulut, Hasan Toprak, Hasan Kayaş, Haydar Ali Keskin, Hıdır Hokka, İsa Çakan, İsmail Altuntaş, İsmail Durna, İsmet Arslan, Kamil Dede, Mehmet Akkaya, Mehmet Akif Şenoğlu, Mehmet Can Akyıldız, Murat Soycan, Nihat Uzun, Olgun Özden, Osman Aydın Şahin, Önder Kırmızıtaş, Serkan Necati Nogay, Şahin Cengiz, Taylan Özdemir, Yılmaz Ersezer, Yusuf Çelik.
TİKP, SOSYALİST CUMHURİYET PARTİSİ’NE KATILDI
Vatan Partisi’nin önceki adı olan İşçi Partisi döneminde Köylü Bürosu Başkanlığı yaparken 2010 yılında partiden ayrılarak arkadaşları ile Türkiye İşçi Köylü Partisi’ni (TİKP) kuran İsmail Durna da Sosyalist Cumhuriyet Partisi Kurucuları arasında yer aldı.
Durna’nın Genel Başkanı olduğu TİKP delegeleri, Sosyalist Cumhuriyet Partisi’nin kuruluşu arifesinde olağanüstü kongre yaparak partiyi kapatma ve bütün üyelerle Sosyalist Cumhuriyet Partisi’ne katılma kararı aldılar.
İsmail Durna, yeni kurulan Sosyalist Cumhuriyet Partisi’nde Başkanlık Kurulu Üyesi olarak görev aldı.
ALTI AYDA ÖRGÜTLENME BARAJINI AŞMA HEDEFİ
Kongre’de oy verenlerin tamamının oylarını alarak Sosyalist Cumhuriyet Partisi’nin Genel Başkanlığına seçilen Mehmet Bedri Gültekin, kongrenin kapanış konuşmasında şunları söyledi:
“Sosyalist Cumhuriyet Partimizin üç gündür sürmekte olan kuruluş çalışmasını tamamlamış bulunuyoruz. Son derece verimli toplantılar gerçekleştirdik. Programımızı, tüzüğümüzü konuştuk, tartıştık ve son şeklini verdik. Türkiye’nin ihtiyaçlarına cevap verecek bir programın ortaya çıkmasını sağladık. Bu programın ortaya çıkmasında tüm arkadaşlarımızın büyük katkıları oldu, hepsine teşekkür ediyorum.
Şimdi asıl işimiz bundan sonra başlıyor. Yaklaşık 10 ay önce yola çıktık ve bu süreçte büyük yol kat ettik. Aldığımız mesafe küçümsenmeyecek ölçüdedir. Yeni bir siyasi hareketin 10 ay içerisinde, 60 kadar ilde örgütlenmesi veya örgütlenecek ilişkileri ortaya çıkarması, 40 kadar ilde de gruplar şeklinde örgütlenmeyi gerçekleştirmesi bir başarıdır.
Elbette bu başarı, bir ihtiyacı, bir boşluğu da göstermektedir. Ayrıldığımız siyasi oluşum, Türkiye siyasetinde çok önemli bir köşe tutuyordu. Doğa boşluk kabul etmez biliyorsunuz, arkadaşlarımız hızla toplandı ve bugüne geldik.
Şimdi hızla parti örgütlerimizi kurmaya başlıyoruz. Kamuoyuna, Türkiye’nin dört bir yanında parti örgütlerimizin peş peşe kurulduğunun haberlerini vermeliyiz. Sosyalist Cumhuriyet Partisi’nin kuruluşunu merakla bekleyen çok çeşitli çevrelerden insanların olduğunu biliyoruz. Örgütlenmemizi hızla tamamlamamız ve 2022 ile birlikte, büyük bir siyasi faaliyetle kamuoyunun önüne çıkmalı, geniş kitlelerle bir araya gelmeliyiz.
“İnsanlar dolar bugün hangi seviyeye çıkacak” diye güne başlıyor. Bundan 20 sene önce buna ilişkin çözümü söylemiştik. Bugün çok daha büyük bir krizle karşı karşıyayız. Sosyalist Cumhuriyet Partisi benzeri bir kampanya ile halkın önüne çıkarak sorunun çözümünü geniş kitlelere anlatacaktır.
Ekonomik kriz, mülteci sorunu ve terör sorunu, Şam’la ilişkiler noktasına gelmiş düğümlenmiştir. Bugün Ankara bir adım atsa, Şam’la el sıkışsa, bugün 8-9 milyonla ifade edilen mültecilerin önemli bir kısmının vatanlarına dönmesini sağlayacak.
Şam’la el sıkışmak, Fırat’ın doğusunda Amerika’nın PKK’ya kurdurmakta olduğu kukla devletin sonu demektir.
Şam’la el sıkışmak, 40 yıldır uğraşmakta olduğumuz terör sorununun kökten halledilmesi demektir.
Şam’la el sıkışmak, ekonomik krizin büyük ölçüde çözümü demektir. Türkiye’nin İran, Irak, Suriye başta olmak üzere bütün komşuları ile ilişkileri daha iyi bir noktaya gelmiş olacak ve ekonomik ilişkileri gelişecektir. Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu enerji kaynaklarına daha rahat ulaşımı anlamına da gelecektir. İşte size Türkiye’deki ekonomik krize çözüm.
Öte yandan mülteci sorununu “mülteciler Türkiye’den sınır dışı edilsin” diyenler çözemez, ama biz, Şam’la el sıkışmayı sağlayacak doğru ve etkili bir kampanya ile çözeceğiz bu sorunu.
Sosyalist Cumhuriyet Partisini kuran kişiler, siyasetin acemisi değiller. 10 yıllardır devrimci mücadelenin içinden gelmiş kadrolardır. Tecrübeli, yönetmesini bilen, halkla ilişkiler kurmada usta, çok önemli bir kadro birikimi ile yola çıkıyoruz. Kesinlikle başarılı olacağız. Türkiye’nin devrimci bir seçeneğe ihtiyacı var ve seçeneğin adresi olmak için yola çıkıyoruz.
Sosyalist Cumhuriyet Partisi ülkemize, milletimize, emekçi sınıf ve tabakalara hayırlı olsun!
Yolumuz açık olsun!”