Yeni Akit Yazı İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu, kaleme aldığı yeni yazısında Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Cemil Çiçek’in, “Binde biri bile doğruysa felaket ve sıkıntıdır. Binde birken önünü alamazsanız, bu yüzde bir, sonra onda bir olur sonra bir bakarsınız ki bütün vücudu kaplamış. Türkiye bu konuda yeteri kadar geçmişte tecrübe sahibi oldu. Gerekli ders çıkartılarak gereğinin yapılması lazım” sözlerini hatırlattı.
Karahasanoğlu, “Bu ülkede yıllarca bakanlık yapmış, TBMM Başkanlığı yapmış, hatta belki en önemlisi, Adalet Bakanlığı koltuğuna oturmuş Cemil Çicek bugüne kadar oturduğu koltukları unutmuş olmalı ki mafya babasının iddialarının, Cemil abinin görev yaptığı dönemleri de içerdiğini belki de tam anlaşamamış olmalı ki şöyle diyor” tepkisini gösterdi.
Karahasanoğlu, yazısında şunları kaydetti:
“BU ÜLKEDE CEMİL ABİMİZ BAKANLIK KOLTUĞUNDA OTURURKEN, BAKIN NELER OLMUŞ?”
’Binde bir’, senin bakanlık koltuğunda oturduğunda eğer oldu ise olmuş, çoktan bitmiştir Cemil abi.. O mafya babası da “Biletim yandı” dediğine göre…
Cemil abi bakanlık koltuğunda oturduğu yıllarda vazifesini tam yapmamış olabilir ama bugün yapılıyor olmalı ki, ‘binde biri doğru ise felaket’ denilen iddiaların sahibi, bağırıp çağırıyor, ‘mahvoldum, bittim’ diyor… Bu aşamada, DW Türkçe’ye konuşmak Cemil abiye düşüyorsa, bize de şu soruyu sormak düşüyor:
‘Mafya babası bunları biliyorsa.. Bizim Adalet Bakanı koltuğuna oturttuğumuz Cemil Çicek, emrinde binlerce savcı var iken, bunları niye bilmiyordu. Biliyorsa, zamanında niye gereğini yapmamıştı.’
Efendim, Cemil abi? Ne buyurdunuz? Tam anlaşılmadı. Milletvekili maaşı, üstüne bakanlık maaşı. Hem de nerede ise yarım asır. Ağır mı kaçtı, sorum. Yok yok. Ağır kaçmaz. Sizin kaçıncı mızıkçılığınız bu. Bir gün Bülent Arınç. Bir gün siz. DW Türkçe yetmiyor, bir de Ahmet Davutoğlu’nnu gazetesindeki Ahmet Taşgetiren’e telefon açıp, saydırıyorsunuz.”
Karahasanoğlu yazısının ilerleyen bölümlerinde “Bu ülkede Cemil abimiz bakanlık koltuğunda otururken, bakın neler olmuş?” diyerek de şunları kaydetti:
“Bir gazetecinin öldürülmesi için, Türkiye’de devlette görevli birileri. Mafyadan birileri ile Ankara Sheraton otelinde buluşup, Kıbrıs’a gitmişler. Cemil abimiz ve diğer bakanlar kurulu üyeleri de uyumuşlar.
Şimdi Cemil abi, DW Türkçe’ye konuşup, diyor ki: ‘Savcılar araştırmalı.’ Bence de Cemil abi gönüllü olduğuna göre. Savcılar araştırmalı. Bakalım altından neler çıkacak, görelim. Hani iddia edilen olayları, tek tek buraya sıralasak. ‘Bunları savcılar soruştursun’ desek. Kim bilir belki de. Cemil abinin görevi ihmalden alacağı ceza. Yıllarca cezaevinde kalmasını gerektirebilir.