Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde bulunan Karaayıt Köyü merası atık deposu olarak kullanılmak üzere BİLFER Madencilik A.Ş.’ye tahsis edilmek isteniyor. Söz konusu projenin hayata geçmesi durumunda ise 457 koyun, 405 keçi, 575 kuzunun yaşam alanı olan meranın 90 bin metrekaresi, devasa pasa yığınları ile örtülecek. Yaşanan durum başta köylüler olmak üzere pek çok kesimin tepkisine neden olurken, Ayvalık Tabiat Platformu, projeye karşı imza kampanyası başlattı.
‘DOĞA TALANI BİLFER MADENCİLİK’İN BU TOPRAKLARA YERLEŞMESİYLE BAŞLADI’
Pandemi nedeniyle internet üzerinden başlatılan kampanya için hazırlanan metinde, ‘Karaayıt Köyü’nde hayvancılığı yok etmek isteyen, havayı, suyu, toprağı zehirleyen BİLFER Madencilik’e geçit vermeme’ çağrısında bulunuldu. Doğa talanının BİLFER Madencilik’in bakır ve demir madeni çıkartmak, işlemek üzere bereketli topraklara yerleşmesiyle başladığı ifade edilen metinde,
“Köylünün yaşam ve geçim alanını elinden almaya çalışan şirket, bölge halkına verdiği zarar yetmezmiş gibi sürekli artan bir iştahla faaliyet alanını büyütmeye devam etti. Şimdi de zor koşullarda ayakta kalmaya çalışan hayvan sahiplerinin koyununu, keçisini otlattığı köyün merası, atık deposu olarak kullanılmak üzere BİLFER Madenciliğe tahsis ediliyor” denildi.
‘BİLFET YILLARDIR KÖYÜN HAVASINI, SUYUNU, TOPRAĞINI ZEHİRLİYOR’
4342 sayılı Mera Kanununun 4’üncü maddesine dikkat çekilen metinde, kanundaki “Mera, yaylak ve kışlaklar; özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zaman aşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz” ibaresi belirtildi. Ancak, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın, Karaayıt Köyü’nün merasının tahsis amacını hazine adına değiştirerek, demir cevheri zenginleştirme tesisinin atıklarının depolanması için BİLFER Madenciliğin hizmetine sunduğu belirtilen metinde, “Köye ait mera gerçek sahibinin, yani köylünün elinden alınarak, köyün hemen yanı başında bulunan ve yıllardır köyün havasını, suyunu, toprağını zehirleyen BİLFER Madenciliğe tahsis edilmek isteniyor” denildi.
‘BİLFER’İN KAPATILMASINI İSTİYORUZ’
Konu ile ilgili Gazeteduvar’a konuşan Ayvalık Tabiat Platformu Sözcüsü Nebahat Dinler, meraların, yaşam mücadelesi veren köylünün en önemli geçim kaynağı olduğunun altını çizerek şunları söyledi;
“Madra Barajı’nın hemen kıyısında ÇED muafiyetinden yararlanarak maden ocağı işleten BİLFER, 2008 de Karaayıt köyü merasından 125 dönüm alarak demir zenginleştirme tesisi kurduğu yetmezmiş gibi şimdi 100 dönüme yakın yeni bir mera alanı talep ediyor. Halkın Katılım Toplantısı’nı yaptırmayan köy halkı gayet açık biçimde yeni atık sahası yapılmasını istemediklerini ortaya koydular. Atıklarıyla havamızı, suyumuzu, toprağımızı kirleten BİLFER’in kapatılmasını istiyoruz”