Seçimlerin ardından İYİ Parti’de yaşanan hareketlilik devam ediyor.
Son olarak İYİ Parti 27. dönem İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Aytun Çıray’ın ardından; İYİ Parti’nin kurucularından ve İstanbul Milletvekili Ahat Andican da partisinden istifa ettiğini açıkladı.
İstifasını kişisel sosyal medya hesabından duyuran Andican, “Ne yazık ki bugün geldiğimiz noktada İYİ Parti Yönetimi ile siyasal ve yapısal açıdan uyumlu bir çalışma yürütme imkanı kalmamış durumdadır” dedi.
“PARTİSİZ MUHALEFET’ SAFLARINA KATILMIŞ BULUNUYORUM”
Andican, “‘Partisiz muhalefet’ saflarına katılmış bulunuyorum. Bugünden sonra sade bir vatandaş olarak bulabildiğim her mecrada yukarıda tanımladığım zihniyete karşı mücadeleyi sürdüreceğim” ifadelerini kullandı.
AYTUN ÇIRAY DA İSTİFA ETMİŞTİ
İYİ Parti 27. dönem İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Aytun Çıray da, geçen hafta partisinden istifa ettiğini duyurmuştu.
Çıray, “Kurucu Genel Sekreteri olarak yola çıktığım ve birçok görevde bulunduğum İYİ Parti’den istifa ediyorum” ifadelerini kullanmıştı.
“ÜLKEMİZİN ADETA UÇURUMUN KIYISINA GETİRİLDİĞİNE…”
Çıray, istifa mektubunda şunları kaydetmişti:
“İYİ Parti’nin kuruluşuna katılma kararımın temelinde ülkemizin adeta uçurumun kıyısına getirildiğine yönelik kaygılarım vardı.
Amacım, ülkemizi girdiğimiz demokrasi ve hukuksuzluk krizinden çıkarmak ve bunun için de bir milli seferberlik ruhuyla, kuşatılmış muhalefete yeni bir parti ile destek olmak ve Türk milletini harekete geçirerek seçimleri kazanmaktı.
Bana göre, ülkemizi uçurumun kenarına getiren şey lâiklik karşıtı hareketler, TSK’ya yapılan yargı darbesi ve 15 Temmuz 2016 FETÖ damgalı kanlı ihanet girişimiyle başlayan süreçti.
Türkiye’nin içine sürüklendiği girdapla birlikte sıkışan siyasetin bana göre demokratik açıdan çözümü, merkezde, Atatürk ilkelerine ve kurucu milli değerlere bağlı, bu ilkeler ışığında kuşatılmaya çalışılan CHP ile birlikte cumhuriyet için mücadele edebilecek özgürlükçü bir parti kurmaktı.
Bu duygu ve düşüncelerle kurduğumuz İYİ Parti, Sayın Kılıçdaroğlu’nun demokratik desteği ile seçimlere girerek TBMM’de gurup kurdu ve oy oranları gittikçe artan bir şekilde yükselmeye başladı.”
“SİNSİ BİR ANLAYIŞ İLE SÖZ KONUSU HEDEFE İLK DARBE VURULDU”
“Tam bu esnada derinden derine işlediği anlaşılan sinsi bir anlayış ile 20 Eylül 2020 İYİ Parti Kurultay’ında söz konusu hedefe ilk darbe vuruldu. Başta bana ve Sayın Ümit Özdağ’a olmak üzere İYİ Parti’de bir tasfiye operasyonu başlatıldı.
Bu kriz Sayın Özdağ’ın ayrılıp parti kurması ile sonuçlandı ki, yarattığı etkiyi 14-28 Mayıs cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yaşadık.
Aziz Türk Milleti,
‘Başıma tabanca dayasalar dahi kalkmam’ denilen Millet İttifakı masasından kalkılmasıyla birlikte, Türk toplumunda ortaya çıkan şok dalgası, sonunda İYİ Parti Genel Başkanı’na karşı bir öfke seline ve onunla arasında derin bir güven bunalımına dönüştü.
Ortaya çıkan bu bunalım ne yazık ki sadece İYİ Parti’ye değil cumhurbaşkanlığı seçim sürecine, dolayısı ile demokrasimizin ve gençlerimizin geleceğine zarar verdi.
Kamuoyu bildiği için burada tekrarlamaya gerek görmediğim daha pek çok başka nedenden dolayı bugün itibarı ile kurucu Genel Sekreteri olarak yola çıktığım ve birçok görevde bulunduğum İYİ Parti’den istifa ediyorum.
Cumhuriyet ve demokrasi adına bu süreçlere katkıyla birlikte şahsıma büyük bir hoşgörü ile destek veren Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na ve CHP’lilere bir kez daha sonsuz teşekkürlerimi arz ediyorum.
Başta İzmir teşkilâtları olmak üzere İYİ Partililerle milli sorunlarda her zaman gönül birlikteliği yapacağımıza yürekten inanıyorum.
Aziz Türk Milletinin ve İzmirli hemşerilerimin beni anlayacaklarından eminim.
Kamuoyuna saygılarımla…”