Bosna Hersek ve Karadağ ziyaretleri dönüşünde gazetecilerin sorularını yanıtlayan AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçim barajının yüzde 7 olacağını ve MHP il bu yönde anlaştıklarını açıklamıştı.
Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya da bugün köşe yazısında çarpıcı bir iddiada bulunarak, “AKP ve MHP seçim barajında yüzde 5’te anlaştı” diye yazdı.
ERDOĞAN “YÜZDE 7” DEMİŞTİ
Henüz nihai kararın verilmediğini belirten Erdoğan, ““MHP’li arkadaşlarımızın nihai kararını bizim arkadaşlarımız henüz almış değiller. Ancak %7 netleşmiş vaziyette. MHP de 7’ye olumlu bakıyor. Bunun altında bir şey olur mu, olmaz mı, henüz önümüze gelmiş değil…” şeklinde ifade etmişti.
YÜZDE 5 ÜÇÜNCÜ İTTİFAKI KUVVETLENDİRECEK
Seçim barajının yüzde 5 olması durumunda AKP’den ayrılan Gelecek ve DEVA Partilerinin de doğal olarak cumhurbaşkanı adayı çıkarma ihtimallinin güçleneceğini vurgulayan Sarıkaya, Millet İttifak’ının yanı sıra üçüncü bir ittifakın güçleneceğini söyledi. AKP ve MHP böyle bir durumda Millet İttifak’ında kırılma yaşanacağını düşünüyor.
YENİ KURULAN PARTİLERE KÖTÜ HABER
Sarıkaya’nın bir diğer önemli iddiası ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni seçim sistemiyle getirmek istediği “dar veya daraltılmış bölge” ile ilgili. MHP bu teklife tamamen kapalı. Aynı zamanda Sarıkaya yeni kurulan partilere de kötü haber verdi. Sarıkaya, yeni seçim sistemiyle TBMM’de grup kuran partilerin seçime girmesinin mümkün olmayacağını dile getirdi.
Muharrem Sarıkaya’nın köşe yazısından ilgili bölüm şu şekilde:
“AK Parti’nin üzerinde çalıştığı siyasi partiler ve seçim kanunlarına ilişkin hazırlık MHP ile arasında birkaç kez gidip geldi…
GRUP KURAN SEÇİME GİREMEYECEK
Bu süreçte iki partinin üzerinde tam uzlaşı sağladığı iki konu var; biri seçim barajı, TBMM’de grup kuran partilerin seçime katılma hakkı… Düzenleme ile TBMM’de grup kuran partiler seçime doğrudan katılma hakkını bundan böyle elde edemeyecek. İYİ Parti’nin seçime katılma sürecinde yaşandığı gibi, Türkiye’nin yarısında örgütünü oluşturmadan sadece TBMM’de grup kurarak seçime giremeyecek…
DOĞAL BARAJ OLUŞTU
Ancak kurulmuş bulunan DEVA ve Gelecek Partileri örgütlenmelerini tamamlayarak seçime katılma hakkını elde etti. Üzerinde uzlaşılan ikinci konu, baraj meselesine gelince… Erdoğan, “Bunun altında bir şey olur mu?” diyerek %7’nin altında da olabileceği sinyalini vermişti. AK Parti ve MHP yöneticilerinin aktardığına göre rakam bir daha revize edildi ve %5 olması konusunda uzlaşı sağlandı. Neden de “siyasi partilerin birlikte veya tek başına %5 oy alması halinde Cumhurbaşkanı adayı çıkarma hakkına Anayasa ile sahip olması…” Doğal barajın zaten Anayasa ile oluştuğu, dolayısıyla %5 olmasının kendileri açısından da fayda getireceğine dikkat çekiliyor.
YÜZDE 5’İN FAYDASI
Fayda olarak gördükleri de yeni kurulan iki partinin DEVA ve Gelecek’in durumu… İki partinin oylarının %5’e yakın olması durumunda Millet İttifakı içinde pazarlık şanslarının yükseleceğine dikkat çekiliyor… İYİ Partililere göre iktidara yakın kamuoyu araştırma şirketlerinin bir süredir DEVA Partisi’ni %4-5 bandında gösteriyor olmasının gerisinde de bu yatıyor. Bu oranın üçüncü ittifakı gündemde tutacağı için Millet İttifakı’nda kırılma yaratacağı görüşü dile getiriliyor. Dolayısıyla %5 baraj üzerinde uzlaşıldığı kayda geçiriliyor.
DAR VEYA DARALTILMIŞ OLMAZ
Dar veya daraltılmış bölge ile ilgili durum ise MHP açısından kabul edilir bulunmadı. Yaptıkları simülasyon sonucu az oy alan partilerin tamamen parlamento dışı kalacağı kanaati oluşmuş… AK Parti ve CHP’nin daha fazla oy alır hale gelmesi, Doğu ve Güneydoğu’da da HDP’nin kârlı çıkması kaygısı iletilmiş. Daraltılmış bölgenin 7 veya 9 milletvekili ile sınırlandırılmasına yönelik tekliflere de MHP kapalı… Kanunun TBMM’ye gelecek ay açıldığı anda gelmesi için çaba gösteriliyor ve Ekim ayı içinde çıkmasına yönelik gayret seziliyor. Nedeni, seçim yasalarında yapılan değişikliklerin bir yıl içinde gerçekleşen seçimde uygulanmayacak olması. Eğer Ekim ayında çıkarsa 2022 Kasım ayından itibaren yapılacak seçimde uygulanma olanağına kavuşulacak. Muhalefetin seçim için 2022’nin Kasım ayına son dönem sürekli referans vermesinin gerisinde de bu durum yatıyor.”