Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde 2018’de meydana gelen ve 7’si çocuk 25 kişinin hayatını kaybettiği, 328 kişinin yaralandığı tren kazasıyla ilgili davanın karar duruşması bugün görüldü.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Genel Başkan Yardımcıları Gökçe Gökçen, Gül Çiftçi, Suat Özçağdaş, Zeliha Aksaz Şahbaz, İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç, Tekirdağ Milletvekilleri İlhami Özcan Aygun, Nurten Yontar, Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Candan Yüceer ve Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt ile çok sayıda siyasi parti, kurum ve dernek temsilcisi de yürüyüşe katıldı.
Sanıklar son sözlerini söyledi ve suçsuz olduklarını ifade ederek beraat talep ettiler. Duruşmaya 20 dakika ara verildi.
KARAR AÇIKLANDI
Aranın ardından mahkeme kararını açıkladı.
Dönemin TCDD Bölge Bakım Müdürü Nihat Aslan’a 15 yıl, dönemin TCDD Bölge Bakım Müdürü Mümin Karasu’ya 17,5 yıl, dönemin TCDD Bölge Müdür Yardımcı Levent Meriçli’ye 9 yıl 2 ay hapis cezası verildi.
Diğer sanıklara verilen cezalar ise şöyle:
Turgut Kurt, bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmaktan 16 yıl 3 ay, Özkan Polat bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmaktan 13 yıl 9 ay verildi. Celaleddin Çabuk, Levent Kaytan, Çetin Yıldırım ve Burhan Ortancıl beraat etti. Bu sanıklar hakkında adli kontrol kararları da kaldırıldı. Diğer sanıklardan Deniz Parla, 9 yıl 2 ay, Kubilay Başkaya taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmaktan 9 yıl 2 ay, Nizamettin Aras taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmaktan 8 yıl 4 ay, Tevfik Baran Önder, taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçundan 10 yıl hapisle cezalandırıldı.
4 SANIK BERAAT ETTİ
Mahkeme kararıyla davada yargılanan 4 sanık beraat etti. Sanıklar; Levent Kaytan, Burhan Ortancıl, Çetin Yıldırım ve Celalettin Çabuk’un ayrı ayrı beraatlerine karar verildi.
DURUŞMA SONRASI AÇIKLAMA
Davanın avukatları duruşma sonrasında açıklama yaptı. Açıklama şöyle:
“TCDD’ye giden olan basamağı çıkmış olduk. 6 yılın sonunda ailelerin yüreklerine bir nebze olsun su serpen bu karar için şimdilik 1.basamak tamamlandı diyebiliriz. Bu 4 sanık taksirden ceza alarak tutuklandılar. Diğer sanıkların tutuklanmasına karar verilmedi. Onların da adli kontrollerinin devamına karar verildi. Aslında 6 yılın sonunda tüm bu süreç 7. celsede 2021’in mart ayında dosyada neticelenmişti. Dosyada bir dilekçe vardı; şu an TCDD Genel Müdürü olan Veysi Kurt kaza tarihinde TCDD’deydi ve onun yardımcıları ve daire başkanlarının isim listesini mahkemeye sunmuştu ve mahkeme dilekçeyi olduğu gibi savcılığa intikal ettirmişti ve intikal etme sebebi şuydu: Yeterli şüphe oluştu. Bu kazanın oluşmasında bu isimlerin her biri kasten ihmallerle bu kazaya sebebiyet verdiler. Derhal onlar hakkında dava açılsın diye gönderildi. Ama 4 yıl boyunca dava dosyasını sürüncemede bırakan Galip Özkurşun yeni giden dilekçemizi soruşturan savcı Fatma Top. Bunlar tarihin kara sayfalarına geçtiler. Etkin soruşturma yapmayarak bugün bize 13 sanık hakkında karar verdiler. Netice itibarıyla bu 4 sanık tutuklandı, cezasızlık politikasına bir nebze de olsa dur demiş olduk. Biliyoruz ki kazadan sonra bazı tedbirler alındı meteorolojiyle protokoller yapıldı. Altyapı sorunu olan bölgelerde tren yavaş gidiyor. Halkın can güvenliği bu davanın sahiplenilmesi kamuoyunun ailenin ısrarı ve adalet arayışıyla bu noktaya geldi.”
Çorlu faciasında çocuğunu kaybeden bir anne de şu ifadeleri kullandı:
“Üst düzey yöneticiler yargılanmadığı sürece Çorlu tren katliamı davası kapanmayacaktır. Bugün içimize su serpen bu kararda emeği olan herkese sonsuz teşekkürler. Birlikten mücadele doğdu hepimize kutlu olsun.”
Kazada 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel’i kaybeden Mısra Öz, şunları söyledi:
“Umarım Türkiye’de emsal bir karar teşkil eder bugün verilen karar. 6 yıldır hep birlikte veriyoruz bu mücadeleyi. Siz basın emekçileriyle yanımızda olan siyasetçilerle gönüllü avukatlarla yurttaşlarla herkesle bir arada olup çok büyük bir mücadele verdik. Biz bu yollarda 10 kişi yürüdüğümüzü de biliyoruz. Bugün sokakları taşırıp yürüdüğümüze de şahit olduk. Ama önemli olan adaletin sağlanmasıydı. Çünkü Türkiye bir hukuk devleti. Türkiye’de artık cezasızlık politikasının bittiğini suçlu olan herkesin cezalandırılarak birtakım katliamların önüne geçilmesini istiyoruz. Toplumsal cinayetler politiktir. Biz ne yazık ki 6 yıldır çok büyük emek verdik bu mücadeleye. Ama bugün bitmiyor. Evet bugün 4 sanığın tutuklanmasına şahit olduk yüreğimize su serpildi. Bu dava burada bitmez. Biz İsa Apaydın’ın peşindeyiz. Biz genel müdür yardımcısı Ali İhsan Uygun’un peşindeyiz. Biz diğer bürokratları, dönemin Ulaştırma Bakanı olup bizi bir kere bile dinlemeyen ama milletvekili olup TBMM’nin koltuklarında oturup maaş alan hatta yetmeyip tekrar parantez içinde 35 kamu ihalesi alıp parasına para katan İsa Apaydın’ı da bu karar gibi bir kararla cezaevine göndermeden rahat etmeyeceğiz. Özür diliyorum çok heyecanlıyım. Çok büyük bir mücadelenin başlangıcındayız umarım bundan sonra birlik olarak daha da güçlü bir biçimde herkese sorumlulara çanak tutanlara en başta bu ülkeyi bu hale getirenlere hesap sorarız.”
ÖZGÜR ÖZEL: DAYANIŞMA SONUCUNDA GERİ ADIM ATTILAR
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, duruşma sonrası şunları söyledi:
“Bugün Çorlu tren katliamını karar duruşması için buradaydık. Şubat ayında hiç beklenmedik biçimde duruşma bugüne atıldığında büyük bir intihal vardı. O gün ailelere söz vermiştik. Günü geldiğinde 25 Nisanda çok daha güçlü geleceğiz çok daha kalabalık olacağız diye. Defalarca ifade etti. Burada tek başına yürüdükleri günler de oldu. Bugün burada büyük bir kalabalıkla büyük bir inançla yıllardır bu mücadeleyi gösteren bütün Türkiye’deki mağdurlara umut olan hakkı yenenlere örnek olun bu büyük ailenin önünde hepimiz bütün Türkiye olarak saygıyla eğiliyoruz. Ardından başta çağdaş hukukçular olmak üzere Türkiye tarihinin en büyük iş cinayetinde Soma’da 2 tutuklu var birisi Selçuk Kozağaçlı birisi Sevgi Can Atalay. Soma’da o günkü şartlarda bütün mücadelelerin sonucunda onları alıp içeriye attılar ve Soma’nın katillerini dışarı bıraktılar. Bugün burada belki de ilk kez kamu görevlilerin ceza alıp tutuklandığı 22 yıldır yerleştirilmiş cezasızlık kültürünün ilk kez geriletildiği ülkeyi yönetenlerin benim bürokratıma kamu görevlime dokundurtmam çünkü verdiğim kanunsuz emirleri onlar uyguluyor onlar yargılanırsa bundan sonra sözümü dinlemezler mantığıyla hiçbirini feda etmeyenlerin bugün halkın göstermiş olduğu büyük dirayet ve halkın göstermiş olduğu büyük dayanışma sonucunda geri adım attıklarını görüyoruz.
Aslında kendileri adına utanç değil hukuk adına küçük ama Türkiye’deki mücadelelerin tümü için büyük bir adıma katkı sağladılar. Ben olası kast taksir bilinçli taksir tartışmalarını kıymetli hukukçularına bırakıyorum. Ama bildiğimiz bir şey var sadece bölge müdürlüklerindeki cezalandırmalar ilk adımdır ama yeterli değildir. Bundan sonra hepimize düşen istinaf ve Yargıtay aşamasını titizlikle dikkatle inatla takip etmektir. Buradaki kazanımın üst aşamalarda aşındırılmasına geri gitmesine asla izin vermeyeceğiz. Sözümüze değer veren herkese şunu söylüyoruz. Bir olay çıktığında hep beraber ağlıyoruz. Önemli büyük sözler söylüyoruz, “Unutursak yüreğimiz kurusun” diyoruz önemli. Ama süreci takip etmek son ana kadar ilk günkü öfkeyi, acıyı unutmadan takip etmek önemlidir. Devlet Demiryollarının genel müdürleri ve oradaki genel müdürü, yardımcıları ve tüm sorumluların yargılanması gerekmektedir. Siyasi sorumluluk asla unutulmamalıdır. Seçim öncesi hızla yetişsin faaliyete geçsin seçim vaadimiz yerine gelsin diye kanunsuz emir verenlerin acele hakları devreye alanların, bir başka seçim öncesi aman kesintiye uğramasın diye bakım onarım meselesinin aksatılmasına yönelik siyasi talimat verenlerin hesap verdiği günler gelmeden Çorlu için tam adalet sağlandı diyemeyiz.”
DURUŞMA ÖNCESİ BASIN AÇIKLAMASI
Duruşma öncesinde tren kazasında yaşamını yitirenlerin aileleri, Çorlu santrali önünde bir basın açıklaması yaptı. Adalet vurgusunun yapıldığı açıklamada aileler yargı sürecine ilişkin tepkilerini dile getirdi. Aileler yapılan açıklamanın ardından duruşmanın yapıldığı Halk Eğitim Merkezi önüne yürüdü. Sık sık adalet talebine vurgu yapılan yürüyüşte “Hak, hukuk, adalet”, “Çorlu için adalet” sloganları atıldı. Yürüyüşte kazada yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının yer aldığı dövizler taşındı.
Yürüyüş öncesinde açıklama yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Çorlu davasını dikkatle takip ettiklerini vurgulayarak “Böyle olaylarda ilk günden son güne aynı dirençte olmak lazım. Ailelerin, annelerin, kardeşlerin, çocukların, direnci bütün mağdur ve mazlumlara örnek olsun. Son sözüm şudur; Biz burada geçen sefer söylemiştik, çok daha kararlı, çok daha güçlü ve kalabalık geleceğiz diye. Bunu sağlayan halkın iradesi, bir başkası değil. 31 Mart’ta her türlü adaletsizliğe dur dediler. Bundan sonra da burada olacağız. Geçen sefer kararı yerel seçimlerden sonraya bırakanlar, bugün bir kere daha düşünsünler. O günkü gibi niyetlendikleri kötü bir karar ya da yeni oyunlar, 31 Mart’ta nasıl millet bu annelerin yanında durduysa bundan sonra da durmaya devam edecek. Ölenleri suçlu, suçluları masum gösteren bir karara kimse yeltenmesin. Bu iş burada bitmez. Bu tip kararları alanları, yani tren kazasında ölmüş 3-5 yaşındaki küçücük yavruların hakkına girenlerin peşini bırakmam namussuzum” dedi.
MISRA ÖZ: BAŞKA CANLAR ÖLMESİN
Kazada oğlu Oğuz Arda Sel’i yitiren Mısra Öz de adalet talebini yineleyerek “Bugün gerçek sorumlular ve ihmale sebep olan kararları verenler burada değiller ama içeride sorumlu olan kişiler var. Onların ceza alıp tutuklanması için ve bu cezasızlık politikasının bitmesi için davanın peşindeyiz. Şimdi hep birlikte adliyeye doğru Çorlu için adalet diyerek yola çıkacağız. Başka canlar ölmesin. Biz başka bir şey istemiyoruz” dedi.
KAYNAK: GERÇEK GÜNDEM