Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan Kabine Toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki toplantı yaklaşık 3 saat sürdü. Toplantının ardından konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
“Kabinemizin ikinci döneminin 38. toplantısını az önce tamamladık. Ekonomiden tarıma, dış politikadan, güvenlikle ilgili konulara, çok geniş bir yelpazede gündemimizdeki meseleleri etraflıca değerlendirdik. Öncelikle aldığımız kararların ve yaptığımız istişarelerin ülkemiz, milletimiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Kabine olarak içeride ve dışarıda yoğun bir gündemle ülkemize hizmet mücadelemizi kararlılıkta sürdürüyoruz. Eğilmeden, bükülmeden, zorbalıklar karşısında asla geri adım atmadan milletimizin hakkını ve hukukunu en güçlü biçimde savunuyoruz.
ANTALYA DİPLOMASİ FORUMU
11-13 Nisan tarihlerinde düzenlenen 4. Antalya Diplomasi Forumu, Türk dış politikasının gücünü görmemiz açısından yeni bir fırsat teşkil etti. Ayrışan dünyada diplomasiyi sahiplenmek temasıyla tertiplenen foruma, 21 devlet ve hükümet başkanı düzeyinde olmak üzere toplam 155 ülkeden 6.000’i aşkın katılımcı iştirak etti. Forum süresince gerçekleştirilen 50 oturumda eğitimin dönüştürücü gücünden iklim krizine yükselen korumacılık dalgasından, çok kutupluluğa, pek çok konu yetkin isimler tarafından ele alındı. Gazze ve Suriye’ye dair oturumlar, ülkemizin zulüm karşısındaki vicdanlı duruşunun sergilenmesi noktasında fevkalade önemlidir.
“SURİYE’NİN BÖLÜNMESİNE MÜSAADE ETMEYİZ”
Özellikle Suriye konusunda kimi aktörler, Türkiye’nin sabır taşının direncini sınamak yerine dostluğunun kıymetini bilmeli, buna göre söylemlerini ve politikalarını ayarlamalı, örgüt gibi değil, devlet gibi hareket etmelidir. Suriye’nin kalıcı huzura ve istikrara kavuşmasına kim engel olursa açık söylüyorum, karşısında Suriye hükümetiyle birlikte bizi de bulacaktır. Terör koridoruyla Suriye’nin parçalanmasına nasıl müsaade etmediysek başka koridorlarla bu ülkenin bölünmesine de aynı şekilde izin vermeyiz. Tekrar ediyorum, Suriye’de 8 Aralık öncesine geri dönüş diye bir ihtimal ortadan kalkmıştır. 8 Aralık devrimi ile birlikte bu ülkede artık yeni bir dönem başlamıştır. Suriye toparlandıkça istikrara ve huzura kavuştukça bunun kazananı tüm bölgemiz olacak, bölgedeki tüm halklar olacaktır. Türkiye bu yeni sürecin başarıya ulaşması için elinden geleni yapacaktır.
“GIDA ARZINDA SORUN YOK”
İklim değişikliğinin olumsuz etkilerine giderek daha fazla maruz kalıyoruz. Amerika yerlilerine atfedilen şu sözün manasını anladığımız günlerdeyiz. Son ağaç kesildiğinde, son nehir kirlendiğinde ve son balık öldüğünde o zaman paranın yenmediğini anlayacaksınız. Evet, insanlık olarak bizden öncekilerden devraldığımız ve çocuklarımızın bize emaneti olan tabiatı, havayı, suyu, toprağı hoyratça kullanmanın faturasına daha çok muhatap olduğumuz bir dönemin içindeyiz. İklim değişikliği bazen kuraklık, bazen de sel, dolu ve zirayi don gibi meteorolojik olaylarla kendisini belli ediyor. Hava şartlarına bağlı olan tarımsal üretim de iklim değişikliğinden en çok etkilenen alanların başında geliyor. Geride kalan beş günlük dönemde maalesef bunu bir kez daha yaşadık. Hava sıcaklıklarındaki ani düşüşler sebebiyle ülkemizin belli bölgelerinde don, kar yağışı dolu olaylarıyla karşı karşıya kaldık. Öyle ki kimi yerlerde termometreler eksi 17 dereceyi gösterdi.
Bazı bölgelerde son 30 yılın en düşük sıcaklık değerleri ölçüldü. Bu vesileyle bir kez daha tüm üreticilerimize, çiftçilerimize geçmiş olsun diyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığımız ilk günden beri süreci yakından takip etti. Fakat ülkenin başına gelen her felaketi fırsata dönüştürmek isteyen hapis zihniyet burada da boş durmadı. Hasar tespit çalışmaları henüz tamamlanmadan millete korku salma adına her türlü manipülasyona başvurdular. Gıda arz güvenliğimizin tehlikede olduğundan tutun da yurt dışına bağımlı olacağımıza bütün bunlara kadar bir sürü çarpıtmayı ortalığa boca ettiler. Tarım Bakanlığımız dün yaptığı açıklamayla karşı karşıya olduğumuz ilk tabloyu ortaya koydu. Buna göre bazı hususları tekrar açıklığa kavuşturmakta fayda görüyoruz.
Başta hububat, baklagiller ve yağlı tohumlar olmak üzere stratejik öneme sahip tarım ürünlerinde yurt içi gıda arzını olumsuz yönde etkileyecek bir risk yok. Lakin, eksi 17 dereceye düşen sıcaklıklardan dolayı belli bölgelerde bazı meyve çeşitlerinde sıkıntı söz konusu. İlk tespitlerimiz kayısı, elma, şeftali, nektarin gibi meyve gruplarında farklı derecelerde hasar meydana geldiğine işaret ediyor. Hasar tespit çalışmalarımızın tamamlanması ile durum daha net ortaya çıkacaktır. Üretimin devamlılığını ve arz güvenliğini sağlamak üzere Tarım ve Orman Bakanlığımız gerekli adımları atmaktadır.
Bu olay bizlere TARSİM’in önemini tekrar hatırlatmıştır. Don, sel, kuraklık gibi durumlardan etkilenmemek için prim bedelinin yüzde 70’i kadarının devletimizce ödendiği tarım sigortasının yaptırılması ve çiftçi kayıt sistemine kayıt olunması büyük önem taşıyor. TARSİM uygulamasının başladığı 2006’dan bugüne kadar üreticilerimize 38,5 milyar lira prim desteği ve 33,5 milyar lira hasar tazminatı ödedi. Çiftçilerimizden de bu konuda azami hassasiyet bekliyoruz. Bugünkü kabine toplantımızda üreticilerimizin zararını tazmin konusunda neler yapabiliriz bunu enine boyuna değerlendirdik. Çiftçi kayıt sistemine kayıtlı ve zirai don sigortası olmayan çiftçilerimizin zarar gören mahsullerinin üretimi için yaptıkları harcamalarının hasar oranına göre karşılanması için Tarım Bakanlığımız çalışmalarına başladık. Tarım Bakanlığımıza konuyu çiftçilerimizle yakın istişare halinde yürütmesi için gereken talimatları verdik. Şahsen bizde yapılan bu çalışmaları büyük bir hassasiyetle takip edeceğiz. Üreticilerimize tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Hükümetimizin tüm imkanlarıyla, tüm kapasitesiyle bu zor günlerinde çiftçilerimizin, üreticilerimizin yanında olduğunun bilinmesini istiyorum.
“25 BİN ÖĞRETMEN ATAMASI YAPILACAK”
10 bini Milli Eğitim Akademisine olmak üzere toplam 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlattığımızın müjdesini paylaşmak istiyorum. Milli Eğitim Bakanlığımız atama takvimi ve diğer detaylarla ilgili kapsamlı bilgilendirmeyi önümüzdeki dönemde yapacak. Bu vesileyle gözbebeğimiz olan evlatlarımızı kendilerine emanet ettiğimiz kıymetli öğretmenlerimize emekleri ve fedakarlıkları dolayısıyla ülkem ve milletim adında bir kez daha teşekkür ediyorum.”