CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, gündemdeki konulara ilişkin Meclis’te basın toplantısı düzenledi. Altay, kaldığı cemaat yurdunda yaşadığı sıkıntılar, gelecek kaygısı ve ailesinin baskıları nedeniyle yaşamına son veren Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Enes Kara ile ilgili de konuştu. “Her gün bir trajedi, her gün bir travma yaşıyoruz” ifadelerini kullanan Altay, “Türkiye’de taciz, tecavüz, intihar cemaat yurtlarında. Soruyorum; devlet nerede? Bu sorun, kabul edilebilirin çok üstünde bir hal aldı. Herkesin amasız fakatsız gündeme getirmesi lazım” dedi.
Bazı yurtlarda gençlere bir ideolojinin dayatıldığını belirten Altay, “TBMM ne yapıyor, anlamak mümkün değil. Çocuklarını, kadınlarını korumak devletin görevidir. Biz CHP olarak, tüm vakıfların denetim ve kontrolünü istiyoruz. Kaçak yurtları devletin göz ardı etmesini, bunların ideolojik eğitimi zorla dayatmanın neticesinde Enes Kara evladımızı kaybettiğimizi bilmenizi istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Altay, daha sonra kadına yönelik şiddetten bahsederek şunları söyledi:
“CHP olarak, durdurulması için İstanbul Sözleşmesi’nin bir an önce ortaya konulmasını ısrarla talep ediyoruz. AKP’nin tutumunun bunların yaygınlaşmasına bir sebep olduğunu düşünüyoruz. Kadın cinayetleri konusunda hepimizin üstüne düşeni yapmak boynumuzun borcudur. Ahlakın gereğidir.”
KAMU VİCDANIN KABUL ETMESİ MÜMKÜN DEĞİL
Enes Kara’nın intiharının ardından cemaat yurtlarının kapatılması ilişkin çağrılar yapıldığı anımsatılarak parlamento çatısı altında CHP’nin hangi adımları atacağına ilişkin soruya Altay, “Biz, bu konuda üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz. Özel yurtlar, vakıf yurtları, cemaat yurtlarının sıkı bir denetime tabi tutulması lazım. Bunlardan önce kaçak cemaat yurtları var. Devletin göz yumması kabul edilebilir değil. Bu trajediye daha fazla duyarsız kalmamaları lazım. Bu konu kanayan yara haline gelmiştir. Bu yurtlarda yangından tecavüze, intihara kadar görmediğimiz bir şey kalmadı. Kamu vicdanın kabul etmesi mümkün değil” diye yanıt verdi.