Bir süredir hastanede tedavi gören halk müziğinin ve bağlamanın usta ismi Mehmet Erenler yaşamını yitirdi.
Mehmet Erenler’in vefat haberini duyuran halk müziği sanatçısı Erdal Erzincan, sosyal medya hesabından şu paylaşımı yaptı: “Ustamız, hocamız ve bağlamanın en önemli taşıyıcılarından Mehmet Erenler’i kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyim. Artık bedenen aramızda olmasa da, parmak izleri bağlamanın her bir perdesinde sonsuza dek yaşamaya devam edecek. Güle güle güzel hocam. Işıklar içinde uyu.”
Mehmet Erenler için 18 Haziran Çarşamba günü Maslak Büyükdere Caddesindeki İstanbul Orman Bölge Müdürlüğü Fatih Camii’nde ikindi namazına müteakip cenaze töreni yapılacak. Naaşı, Yeniköy’deki aile mezârlığına defnedilecek
BAĞLAMADA BİR EKOL: MEHMET ERENLER
1946 yılında Ankara’da doğdu. 7-8 yaşlarında bağlama ile tanıştı. Müzik eğitimi almadan kendi kendine bağlama çalmayı öğrenip geliştirerek müzik yaşantısına başladı.
8-9 yaşlarında sahne hayatına atılıp tek başına resitaller verdi. 13 yaşında yurttan sesler koro şefi Muzaffer Sarısözen’in yönettiği TRT Ankara Radyosu Yurttan Sesler Korosu’nda ve canlı yayına konuk sanatçı olarak katıldı.
Ankara Radyosuna yetişmiş sanatçı olarak girme idealini 1966 yılında TRT’nin açtığı sınavı kazanarak gerçekleştirdi. Daha sonra koro şefliği sınavında başarı gösterip bu görevi sürdürmenin yanı sıra icra denetim, nota tahsis ve merkez repertuvar kurullarında da görev aldı.
Sonraki yıllarda İstanbul Devlet Konservatuvarında öğretim üyesi olarak çalıştı.
1980 yılında kendi isteği ile atandığı TRT İstanbul Radyosu’nda da bağlama sanatçısı ve koro şefliği görevlerini yerine getiren Mehmet Erenler, Türkiye ve Türkiye dışında birçok konser, seminer ve toplantıya katıldı.
Çalış üslubu ve icra yetkinliği açısından benzersiz bir tavra sahip olan Mehmet Erenler, tüm Anadolu halk müziğinin bütün yöresel tavırlarını bilen, otantik çalış biçimine sadık kalan fakat bu çerçeve içinde kendi kişisel anlatımını yaratmış nadir bağlama sanatçılarından birisidir.
Bu nedenle “tavırların üstadı” olarak anılmaktadır. Kendine has icrası ve alışılagelen çalış tekniğinin çok ötesinde bir teknikle bağlamada önemli bir ekoldür.