Dünya Sağlık Örgütü’nden (DSÖ) ve Avrupa’dan uzmanlar, Türkiye’de 2017-2025 arası dönem için kabul edilen Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar Çok Paydaşlı Eylem Planı’nı mercek altına aldı. Uzmanların tıp dergisi Lancet’te yayımlanan makalesinde, bu planın hedeflerine ulaşmış olması halinde, Türkiye’de sadece 2017 yılında 20 binden fazla ölümün engellenmiş olabileceği belirtildi.
PLAN NE ÖNGÖRÜYORDU?
DSÖ’yle işbirliği içinde hazırlanan plan, bulaşıcı olmayan hastalıklardan ölümlerin engellenmesi adına Türkiye’de tuz ve tütün tüketiminin yüzde 30 oranında azaltılmasını, fiziksel aktivite oranının da en az yüzde 10 artırılmasını öngörüyordu. Uzmanların araştırmasındaysa, 2017 yılındaki veriler incelenerek hedeflere ulaşılmış olması halinde kaç ölümün engellenmiş olabileceği hesaplandı. Mevcut istatistiklerin kullanıldığı araştırmada, sadece 2017’de 20 bin 281 ölümün önlenmiş olabileceği sonucuna varıldı.
TÜRKİYE’DEKİ İLK BEŞ RİSK FAKTÖRÜ
Makalede, Türkiye’deki bulaşıcı olmayan hastalıklar açısından en önemli risk faktörleri, önem sıralamasına göre şöyle listelendi:
* Tuz tüketimi
* Fiziksel aktivite eksikliği
* Tütün kullanımı
* Meyve ve sebze tüketimi eksikliği
* Alkol kullanımı
‘TUZU AZALTMAK VE FİZİKSEL AKTİVİTE, ÖLÜMLERİ YÜZDE 50 DÜŞÜRÜR’
Makalede, Türkiye’de nüfus çapında tuz tüketimini azaltmanın ve fiziksel aktiviteyi artırmanın, önlenebilir ölümlerin yarısından fazlasından kaçınılmasını sağlayabileceği belirtildi.
TÜRKİYE’YE MEYVE-SEBZE TAVSİYESİ
DSÖ Avrupa Direktörlüğü’nün özel danışmanı olan ve ilgili araştırmaları yürüten Dr. João Breda, araştırma hakkında şu yorumu yaptı: “Kanıtlara dayalı bu yaklaşım sadece Türkiye’nin eylem planının potansiyel etkilerini değerlendirmekle kalmıyor; aynı zamanda bize, en etkili önlemleri bulmamız için yardımcı olabilir ve her yıl daha fazla hayat kurtarmamızı sağlayabilir.”
Breda, Türkiye’ye günlük sebze ve meyve tüketimini artırma tavsiyesinde de bulundu.